Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
İslamda Tevhid Kavramı

Gönderen Konu: İslamda Tevhid Kavramı  (Okunma sayısı 2764 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı YOLCU

  • ÜST YÖNETİCİ
  • *
  • İleti: 6397
İslamda Tevhid Kavramı
« : Şubat 20, 2009, 05:47:00 ÖS »
بسم الله الرحمن الرحيم

الَّذِي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيَاةَ لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلاً وَهُوَ الْعَزِيزُ الْغَفُورُ

Aziz müslümanlar,

İslâm, vahdet dinidir; birlik, beraberlik, uyum dinidir. Bu ne anlama gelir?

Öncelikle Allah birdir, başka mâbud yoktur. Yalnız O’na ibadet ederiz, yalnız O’na sığınırız. O’na kulluğu bırakan, başka şeylere kul olur; birliği çokluk eyler.

Ruhumuz ve bedenimiz birlik oluşturur. Kâinatın ziyneti olan insan bu birlikten doğmuştur. Ne bedenimizi ruhumuza, ne ruhumuzu bedenimize feda ederiz. Etsiz-kemiksiz yaşayamayız; ama ruhsuz, akılsız, duygusuz da yaşamayız.

Yer ve gökler birdir ve evren bir âhenktir. “Gözünü çevir de bir bak evrene, bir uyumsuzluk görebilecek misin?” buyuruyor, Yüce Rabbimiz.[1]

Hayat ve ölüm de birdir, birliktir. Allah, Hayatı ve ölümü, hanginizin daha güzel işler yapacağını denemek için yarattım” buyurur.[2] Hayat olmasaydı ölüm olmazdı; ölüm olmasaydı hayatın kıymeti bilinmezdi.

Dünyamız ve âhiretimiz de birdir, değerli müminler… Dünya olmadan âhiret kazanılmaz. Ahireti yok saydığımızda da ebedi kurtuluşumuzu kaybederiz.

Hz. Âdem’den Peygamberimiz’e kadar bütün nebîlerin yolu birdir; onlara bildirilen dinler birdir; hepsi İslâm’dır, yani teslimiyettir, kurtuluş, esenlik ve barıştır.

İçtiğimiz su, yediğimiz besin, bedenimizde kanımız, canımız olur. Öyleyse İnsan olarak biz ve bizi kuşatan doğal dünya hep biriz, bütünüz. Bu birliği bozduğumuzda başımıza ne belâlar açacağımızı çevre sorunları apaçık göstermektedir.

Fert ve toplum da aslında çokluk değil, birliktir. Fertsiz toplum olmaz, toplumsuz fert yaşayamaz. Onun için rahmet

 

Peygamberimiz, “Müminler, sevgileriyle, merhamet ve şefkatleriyle bir beden gibidirler. Birinin derdi olsa, diğerleri de bunun acısını yaşar, gözlerine uyku girmez” buyurmuşlardır.[3]

Velhasıl, sûfîlerin dediği gibi, âlem, insan, ruh, beden, madde, mâna, fert, toplum, canlı, cansız… herşey ve herkes “kesrette vahdettir”, çoklukta birliktir. Mutlak mânada bir olan Allah’tır, Bütün çoklar, çokluklar Onundur, Ondan gelir, Ona döner: “İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn.”

Hiçbir şeyi, “benden değil” diye dışlamaya, “öteki” saymaya hakkımız yoktur, muhterem cemaat… Her şey ve herkes, kanımız kadar, canımız kadar bizdendir. Onun için, insan olarak ve müslüman olarak, görevimiz yok etmek değil, yaşatmaktır. Kendimizi yaşatmak için çırpındığımız gibi başkası için de çırpınacağız. Yüce Resûl buyuruyor ki: “Hiçbiriniz, kendiniz için sevdiğinizi kardeşiniz için de sevmedikçe iman etmiş olmazsınız.”[4] Yine o bize bildiriyor ki: Bir kadın bir kediyi hapsedip ölümüne sebep olduğu için -amellerine rağmen- cehennemi boyladı.[5] Bir başkası da susuzluktan kıvranan bir köpeğe kuyudan su çekip içirdiği için cennete gitti.[6]

Kalbimiz, bütün varlığı böylece kucaklasın; sevgiyle, merhametle, dostlukla dolup taşsın ki, insanlığımız da müslümanlığımız da kusursuz olsun; ve dindarlığımızın doyulmaz tadına ulaşalım.

Tarihimizde yüz yıllarca yetmiş iki milleti bir arada yaşatan gücümüz, işte bu sevgi ruhu oldu. Bu ruhu yaşatalım ki, dinî ve milli ruhumuzla biz de yaşayalım.  Ve ilâhî güzelliklere nâil olalım. Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın dediği gibi:

 “Hiç kimseye hor bakma / İncitme, gönül yıkma / Sen nefsine yan çıkma / Mevlâ görelim neyler / Neylerse güzel eyler.”

Mevlâ, dünyamızı-ukbâmızı güzel eylesin.

Hazırlayan: Prof.Dr. Mustafa ÇAĞRICI

                                  İstanbul Müftüsü



--------------------------------------------------------------------------------


[1] Mülk 67/3-4.

[2] Mülk 67/2.

[3] Buhârî, “Edeb”, 27; Müslim, “Birr”, 66.

[4] Buharî, “İman”, 7; Müslim, “İman”, 71.

[5] İbn Hanbel, Müsned, II, 479.

[6] Buhârî, “Şürb”, 9; Müslim, “Selâm”, 153.
« Son Düzenleme: Şubat 20, 2009, 05:47:19 ÖS Gönderen: YOLCU »

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek