Soru: Sıcak yaz günlerinde tesettür için kalın kumaş giyinmeye mecbur muyuz? İnce yaz kumaşlarıyla da tesettürlü olunamaz mı?
Cevap: Tesettürün tarifi yapılmış, kesin olan ölçüleri de verilmişti geçen yazılarımızda. O ölçüleri bir daha gözden geçirecek olursak sorunun cevabını bulmak kolay olacaktır. Şöyle ki:
— Tesettür, (el yüz dışında) tüm bedeni örten bollukta olan giyimin adıdır! Kalın kumaş ve hantal model şartı yoktur tesettür tarifi içinde. Yeter ki el yüz dışında tüm bedeni örten bollukta olsun bu giyim.
Bu tarife göre, giyilen kumaşın cinsi değil, beden hatlarını belli etmeyecek bolluk ve kalınlıkta olması mühimdir. Altını gösteremeyen tüm yaz kumaşları, beden hatlarını belli etmeyen tüm bol modeller tercih edilebilecek giyimlerden sayılırlar tesettürde.
Bu itibarla, sıcak yaz aylarının altını göstermeyen ince kumaşlarıyla yapılan tesettür de tesettür olacaktır elbette. Zaten sıcak yaz günlerinde kalın kumaş ve hantal giyim tesettürü sevdirmeyen model olarak dikkati çeker. Halbuki, tesettürlü hanımların bir görevi de tercih ettikleri giyimi sevdirmeleri, bakanların, ben de böyle giyinebilirim, ne kadar da kullanışlı giyim, demelerine sebep olmalarıdır.
Nitekim sıcak Afrika ülkelerindeki hanımın tesettürlü giyimi çarşaf gibi ince ve bol kumaşlardan oluşurken, soğuk kutuplardaki hanımın tesettürlü giyimi de içi miflonlu kalın bir tulum olabilecektir elbette. Çünkü kutuptaki çarşaf giyse anında donar, Afrika'daki tulum giyse anında yanar. Mevsimin mecbur ettiği ihtiyaca göre giyim modeli ve kumaş kalınlığı söz konusu olacaktır.
Ancak beden hatlarını belli eden dar ve altını gösteren ince giyim konusunda Efendimiz (sas) Hazretleri'nin iki kelimelik çok açık ve net ikazı vardır: "Kasiyâtün, âriyatün!" buyurmuştur. Yani, giyinmişler ama görüntüde giyinmemişler gibidirler.
Demek ki, ya çok ince giyinmişler altını gösteriyor ya da çok dar giydiklerinden giyinmemişler gibi beden hatları meydanda, teşhirdedir. Bu itibarla, beden hatlarını belli etmeyen bollukta ve altını göstermeyen kalınlıkta olan her türlü ince kumaş ve model tercih edilebilecek giyimlerdendir.
Zaten kimse sevmediği kumaşı, beğenmediği modeli giymeye mecbur da tutulamaz. Şahsın kültür zenginliğine, sosyal çevresine, içindeki isteklerine göre tercihleri söz konusu olacaktır. Hatta pantolonun üzerinden kabalarını kapatan etek, ceket, tunik, pardösü gibi üst giysi giyilmesi halinde mahzurlu giyim olmaktan çıkar demek de yanlış olmaz.
Şunu da unutmamak gerek: Tesettürlü hanımların, giyimlerini çirkin göstermekten kaçınmaları bir bakıma mecburiyetleridir. Tesettürlü giyim bir örnek ise bu örneğin herkesin seveceği, ilgi duyacağı özellik ve güzellikte uygulanmasına ihtiyaç var. Buna göre, uçları zemindeki tozları süpürüp çamurlara sürtünen giyimin sevimli gösterildiğini söylemek mümkün olmasa gerektir.
Bütün bunlara rağmen şu kaideyi de hatırda tutmakta fayda vardır.
Bizde, "Ya hep, ya hiç!"cilik yoktur! Bugün hepsini yapamayanlar, ne kadarını yapıyorlarsa onunla başlayabilirler. Yarın da daha ilerisine ilgi duyabilirler, mükemmeline yönelebilirler. Yeter ki mükemmeline ait sınır bilinsin, oranın ne kadar uzağında kalındığı da hatırlansın. 'Şimdi değilse ne zaman?' diyerek eksikli kusurlu da olsa hemen başlama tercih edilsin.
Kaldı ki, kimse kendisini kusursuz göremez. Kendisini mükemmel sananların dahi kusurları olmaktadır. Kim benim kusurum yok, diyorsa o söz en büyük kusur olarak ona yetip de artar bile.
Demek oluyor ki, yaz kumaşlarıyla, yaz modelleriyle de tesettürlü olunabilir.
Yeter ki beden hatlarını belli etmeyecek bollukta ve altını göstermeyecek kalınlıkta olsun.
AHMET SAHIN
