......sen kendini ben’imle örttün; beni kendinle gizledin.
bana hazineleri açman için ne yapabilirim?*
......
hazinenin muhasibi, muhafızı olmak;bir Yusuf olmak, bir zamanlar herkesin suçlu
bildiği bir mekanda; şimdilerde birilerinin umudu olmak. temize çıkmak, arınmak zahirde
de /batındaki arınmışlığın aşikar olması/.
bir Yusuf olmak, acziyeti ferasetini açanların önünde berat etmek; sanık edildiğin anın
ardında kalması. sanılanların yanlışlığının kitap’ta kanıtlanması…
bir Yusuf olmak!
Yusuf…
kaç kuyuda, ne kadar beklemeli ki, hangi karanlık aydınlıktan haber veriyor da
bihaberiz karanlığın lisanından. acaba var mı bize de bir su kovası uzatan /suya gelen,
suya-hayat’ a-kavuşmamıza vesile mi/ ; kuyudan çıkışımız kimin vasıtasıyla ki? hangi
züleyha imtihanda tercihi yar’dan yana yapmalı ki.. züleyhaları kim, bizim dünyamızın?
kuyular, züleyhalar çevremizde de biz mi Yusuf olamadık; yoksa kuyudayız da biz mi
Yusufluğumuzun farkında değiliz; biz mi arınmaya, aydınlığa talip olmasını bilemiyoruz..
nefsimizin her ilhamında o’nun burhanı gelir de, biz mi tıkadık gönlümüzün kulaklarını!
biz mi sağır olmaya talip olduk etrafımızdaki , hikmet çığlıklarına karşı! biz marifet mi bildik
hakikate sağır olmayı ; bize kim öğretti bunları..yusuf’un hikayesini ilk ne zaman dinledik;
biz de mi bir basit aşk hikayesi gibi dinledik…/ hikmetini düşünmeden/
kenan…
kaybolduk sende; ama ağlayanımız yok, bekleyenimiz, dua edenimiz yok!
kaybettik belki sendeki yusuf’u içimizde ; ama aradığımız yok!
ben’imizi satsak köle pazarında Yusuf kalır mı meydanda ;
arınır mı Yusuf’umuz. / imtihanın ağırlığına rağmen/
Yusuf kalsa meydanda; elbet çıkarız kuyudan ; elbet aydınlanır bir gün zindan!
elbet bir gün hazineye layık görülürüz ; aşk’a layık oluruz…..
........ hazineye talip olmak;
ne zormuş…ne de zor!
hazinenin büyüklüğü nispetinde bir bedel.,
bir beden, bir “ben”.
.......
*cam ve elmas / sadık yalsızuçanlar