Arkadaşlar.
Bizlerin ölçüsü kendi fikirlerimizden ziyade İslam ne diyor bu olmalı değilmidir, "bana göre" "fikrimce" "bence" gibi ifadeler zamanla her şeyi kendi bakış açımızla yorumlamamıza ve zaman zaman dini konularda fıkhi meselelerde, islam alimlerin görüşü nedir, bu konuda kaynak kitaplarda ne vardır araştırmak yerine kendimiz karar verebiliyoruz, bu hem bizi dinen sorumlu kılar, hende bencilleştirir.
Malesefki günümüzde hususen İslam alemindede kadın-erkek eşitliği gibi bir konu tartışılır olmuştur, unutulmamalıdır ki bu aile temelini sarsan en tehlikeli bir şeydir.
İslam erkeğe aile reisliği, kadınada cennetin ayakları altında olduğunu müjdelediği annelik gibi ulvi ve kutsal bir makam vermiştir.
Bu iki farklı cins ve durumlar birbiriyle mukayese edilemeyecek kadar başkadır, fıtraten nazik kibar şefkatli bir bayan zor ve meşakkatli iş hayatına nasıl mahkum edilebilir, uğruna canını vermeyi göze aldığı yavrusundan nasıl ayırılabilir...
Etrafımıza bir bakalım arkadaşlar, kadın-erkek eşitliği diyen ve anne-baba her ikiside çalışan ailelerin yetiştirdiği çocuklara bakalım, birde anne şefkatiyle ve İslam terbiyesinde yetişen çocuklara ve gençlere...
Her iki birey eşitlik konusunda bir bütün olarak düşünülemez ve değerlendirilmesi yanlış olur. konuyu şu alıntı daha iyi açıklayacaktır umarım :
Kabiliyet yönünden de iki cins arasında bariz bir fark var. Erkek, terkip ve tahlilde, kadın ise taklit ve ezberde daha ileri. Bir misal ile anlatmak gerekirse; erkek bir mimari eseri ortaya koymakta, onun bütün bölümlerini güzelce yerleştirmekte, kadından daha ileri. Kadın ise, o eserin herhangi bir bölmesini ince nakışlarla süslemekte erkekten çok daha hassas.
Erkek dış aleme daha açık. Şefkatte kadından geri, ama teşebbüs kabiliyetinde ileri. Kadın ise erkeğe nispeten daha içe dönük. Bunun en büyük faydası, yavrusuna ve yuvasına göstereceği ihtimam.
Bu iki cinsin zafiyetleri de farklılık gösteriyor: Erkekte, tahakküm ve baskı hastalığı mevcut. Kadında ise, gösteriş ve desinler belâsı.
Kadının en bariz bir özelliği de hassasiyetidir. Buna "teessürilik" deniliyor. Kadın, çevreden etkilenmekte erkekten daha hassas. Dolayısıyla, telkine kapılmaya, aldatılmaya ondan daha müsait.
Kadında sezgi gücü, erkekten çok kuvvetli. Değişikliğe ondan daha çok ihtiyaç duymakta, yenilik ve heyecana daha açık. Vücut büyüklüğü itibariyle ve güç ile kuvvet yönünden, kadın erkekten genellikle daha geri. Bunun neticesi olarak, sığınma ihtiyacı kadında kendini daha fazla hissettiriyor. Ama bazılarında bu ihtiyaç, aşağılık kompleksine dönüşüyor; bu da erkeklik kompleksi olarak kendini gösteriyor.
Kadın, hayat arkadaşına (ona nispetle) daha çok bağlı. Ondan daha vefalı. Dünya sevgisinde erkekten çok ileri.