Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Yıldız Haritasına Bakarak Gelecek Tahmin Edilebilir Mi?

Gönderen Konu: Yıldız Haritasına Bakarak Gelecek Tahmin Edilebilir Mi?  (Okunma sayısı 2648 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı hakkinihelalet

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2752
  • Canim Oğlum
Yıldız Haritasına Bakarak Gelecek Tahmin Edilebilir Mi?
« : Temmuz 02, 2008, 02:07:19 ÖS »
Gelecekte olacak hadiseler öteden beri insanların zihinlerini hep meşgul etmiştir. Sosyal çalkantıların yoğun olduğu buhranlı zamanlarda insanlar gelecekte neler olacağını kestirebilmek maksadıyla çeşitli yollara başvururlar. Burçlara göre talih tayini, kâhinlik, çeşitli fal oyunları gibi hurafeler bunlardan sadece bazılarıdır.

İslâmdan önce Araplar arasında birçok hurafelerle birlikte kehanet de fazla revaç bulmuştu. Kâhinler arasında cinlerle irtibat halinde bulunanlar, kendilerine cinler tarafından haberler geldiğini iddia edenler olduğu gibi, bazı işaretlerden ileride meydana gelecek hadiseleri çıkardığını ileri sürenler de vardı. Ayrıca çalınan malın veya yitik bir eşyanın kim tarafından alındığını ve hâlen nerede olduğunu bildiğini söyleyenlerle birlikte; gelecekte kimin ne yapacağını, dünyada ne gibi hadiselerin meydana geleceğini bildiklerini zanneden kâhinler de mevcuttu.

Bunların içinde cinlerin getirdiği haberlere dayanarak ahkâm kesen kâhinler bazı hususlarda bir nebze doğru olsalar da genelde gerçekten çok uzak bulunmaktadırlar.
Kur’ân-ı Kerim istikbalde olacakları hiçbir kimsenin bilemeyeceğini şu âyetlerle haber vererek kehâneti reddeder:

“Gaybın anahtarı Allah’ın yanındadır. Onları ancak O bilir.”1 “Hiçbir kimse yarın ne yapacağını bilemez.”2 “De ki: Göklerde ve yerde Allah’tan başka kimse gaybı bilemez.”3
Bütün hurafelerle birlikte her türlü kehaneti yasaklayan Resul-i Ekrem Efendimiz, kâhinleri dinleyip tasdik etmeyi de yasaklamıştır.

Hz. Âişe’nin rivayetine göre, bazı Sahabîler Peygamberimize gelerek kâhinler hakkında fikrini sorarlar. Peygamber Efendimiz de, “Kâhinler birşey değildir” buyururlar. İçlerinden bir kısmının tekrar, “Yâ Resulallah, onlar bazan birşey söylüyorlar da doğru çıkıyor” demeleri üzerine Resulullah (a.s.m.) şöyle buyurur:

“Bu söz cinlerindir. Cin bilgiyi kapar da dostunun kulağına tavuğun gıdaklaması gibi gıdaklar. Bu şekilde ona yüz yalandan daha fazlasını karıştırır.”4

Aynı zamanda şeytanlardan da sayılan sefih cinlerin,çaldıkları haberleri dostu olan insanın gelip kulağına fısıldaması, hadis-i şerifte tavuğun gıdaklaması gibi herkesin anlayabileceği bir benzetme ile ifade edilmiştir. Cinler, kâhinlerin kulağına haber iletirken orada hazır bulunan diğer şeytanlar da işitmektedirler. Bir tane bulan tavuğun gıdaklayarak diğer arkadaşlarına haber vermesi gibi...

Kâhinlere gitmeyi, onlardan istikbal hakkında bilgi sormayı da hoş görmeyen Peygamber Efendimiz, onlara müracaat etmeyi Hz. Muâviye’nin şöyle bir suali üzerine yasaklar. Bir gün Hazret-i Muâviye (r.a.), “Yâ Resulallah, birtakım şeyleri biz Cahiliye devrinde yapıyorduk. Kâhinlere gidiyorduk” dediğinde, Resul-i Ekrem Efendimiz, “Artık kâhinlere gitmeyin” buyururlar.5

Kâhinen söylediklerini doğrulayan kimsenin küfre gitmek gibi ağır dinî bir mes’uliyet altına gireceğini bildiren hadisten 6 hareket eden âlimler, kâhinlere gitmenin ve onlara inanmanın, kişinin îmanına zarar vereceğini söylemektedirler. Çünkü kâhinin söylediğinin çoğu uydurma ve yalan olduğundan, ona inanıp kanan kimse hareket ve geleceğini duyduklarına göre düzenlerse, ya boş ümitlere kapılıp hayal ve düşüncelerini lüzumsuz şeylerle dolduracaktır veya verilen kötü haberler üzerine ümitsizliğe ve karamsarlığa düşecektir. Bu da kişinin mânevî hayatına, hatta aile hayatına zarar verecektir.

İlmin ve teknolojinin zirveye vardığı günümüzde bu çeşit Câhiliye âdetleri değişik usûl ve şekillerde uygulanmakta, insanın merakları istismar edilmektedir. Günlük gazetelerde çıkan yıldız falı, bu mevzuda yayınlanan dergi ve kitaplar birer misal olarak gözümüzün önündedir. Ne yazık ki, pekçok insan bunlara ehemmiyet vererek, ümit ve geleceklerini, uydurulan kehanetlere bağlamaktadır.

Ayrıca, toplumte yaygın olarak bulunan el ayasına, oyun kâğıdına, kahve fincanına ve su dolu tasa bakarak, sözde bilinmezden ve gelecekten haber vermek de kehanetin bir diğer çeşididir. Bu işi kendisine meslek edinen kişilerin çoğu, toplumimizde saf ve temiz Müslümanları yanıltan zavallılardır. Görünüşteki itibarlarına rağmen, bayağı insanlar ve toplumin itibarsız kimseleridir. Kendi soğuk hallerini ve yaşayışlarını düzeltemeyen ve gayr-i meşru hayattan kurtulamayan kimselerin sözlerine ve verdikleri haberlere ne derece itimad edilir?

Meâlini verdiğimiz âyet ve hadisler bu nevi fallar için de geçerlidir. Fala bakmak, baktırmak, çıkarılan kehanetlere inanmak mü’minlere yakışmayan bir davranıştır. İtibar edilmemesi gerekir.


1. En’âm Sûresi, 59.
2. Lokman Sûresi, 34.
3. Neml Sûresi, 65.
4. Müslim, Selâm: 123.
5. A.g.e., Selâm: 121.
6. İbni Mâce, Taharet: 122.


Mehmed Paksu Helal – Haram
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet Editör
« Son Düzenleme: Şubat 14, 2010, 10:12:27 ÖS Gönderen: gözyaşı »

Çevrimdışı mirac

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2120
  • Cinsiyet: Bayan
  • * Suskunluğumu En Güzel DUA Kıl Ya RAB ! *
yıldız haritasına bakarak gelecek tahmin edilebilir mi??
« Yanıtla #1 : Temmuz 02, 2008, 02:55:10 ÖS »
sağolasın kardeşim.

Çevrimdışı xxpınar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 556
  • Cinsiyet: Bayan
  • Neyseler birikti içimizde...
yıldız haritasına bakarak gelecek tahmin edilebilir mi??
« Yanıtla #2 : Temmuz 02, 2008, 02:56:24 ÖS »
PAylaşım için teşekkürler meralım..

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek