Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Üniversite Kapısında Bir Gün..

Gönderen Konu: Üniversite Kapısında Bir Gün..  (Okunma sayısı 1713 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Gülce

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 480
  • Cinsiyet: Bayan
Üniversite Kapısında Bir Gün..
« : Temmuz 07, 2008, 10:40:54 ÖS »
Üniversite Kapısında Bir Günüm


Sıkıntılar insanın başına gelmediğinde ciddiyetini yeterli derecede fark
edemiyor. Bir başkasında gördüğünde, anlamaya gayret ediyor, hissetmeye
çalışıyor,üzülüyor, dua ediyor belki ama olayla yüz yüze gelinceye kadar
hissettiği ile,sonrasında hissetlikleri çok farklı oluyor.

Yakın zamana kadar örtüsünden dolayı üniversite kapılarında bekleyen bacılarıma
hissettiğim üzüntü gibi...

Üzülüyor, dua ediyor, çevremdekilere itirazımı dile getiren konuşmalar
yapıyordum ama nasıl bir his olduğunu bilmiyordum.

Okul hayatımın uzun zaman önce bitmiş olması nedeni ile fakültelerden uzaktım.
Üniversiteye gidip gelmem için de bir neden yoktu. Ta ki birkaç ay önce
üniversitede öğretmen olan arkadaşımın beni bir öğleden sonrası için çaya
davet etmesine kadar. Dersi yoktu. Çok sevmiş olduğu bu eğitim kurumunu görmemi
istiyordu. Memnuniyetle kabul ettim.

Yola çıkmadan önce örtümü hiç hatıra getirmemiştim. Fakültenin kapısına
geldiğimde güvenlik yanıma yaklaştı ve ne istediğimi sordu. Arkadaşımın adını-
bölümünü belirterek beni beklediğini ve onunla görüşmek istediğimi söyledim.
Bana “biliyorsunuz ki bu şekilde giremezsiniz” dediklerinde aklıma ilk gelen
şey, ziyaretçi kartı yada nüfus kağıdını güvenliğe teslim edilmesi gibi emniyet
kuralları idi. Tebessüm ederek “tabii ” dedim. Yanıt olarak “baş örtünüz”
dediklerinde beynimde olan uyuşukluğu tarif edemem...İlk defa bir kapıdan
şeklim nedeni ile geri çevrilmeye çalışıyor, ilk defa kendimi bu derece küçük
görülmüş hissediyordum. Toparlanmaya gayret ettim. “Neden” diye
sorduğumda “prosedürler bu şekilde” yanıtını aldım. “En azından haber veremez
misiniz arkadaşıma” dediğimde bahçeden içeri girmeme dahi izin verilmeyerek
köşe bir nokta gösterilip “otomobilinizi buraya çekin ve bekleyin,
ileteceğiz”dediler.

Ben yüz yüze olduğum durumu düşünüyordum. Şaşkınlık içindeydim. Ne yapmıştım bu
güne kadar yada içeri girdiğim takdirde nasıl bir zarar verebilirdim, benim
nasıl biri olduğumu biliyorlar mı ki benim zarar vereceğimi düşünerek eğitim
kurumundan uzak tutuyorlar şeklinde düşünceler geçiyordu aklımdan. O sırada
güvenlik odasına doğru çevirdim bakışlarımı. Kapının önünde başörtülü birkaç
öğrenci gördüm. Ne bekliyorlardı? İçeri bu şekilde alınmadıklarına
göre....Güvenlik odası aynalı camları olan bir yerdi. İçerisini görmek güçtü.
Dikkatli baktığımda içerde bazı hanımların örtülerini çıkardıklarını gördüm.
Kapı önünde duranlar da sıranın kendilerine gelmesini bekliyor olmalılardı. Bu
sahne karşısında ağlıyordum. Sıranın kendisine gelmesini bekleyen bir bacım
beni fark etti. Oda ağlamaya başladı...Yanındaki arkadaşına “yapamayacağım”
diyordu. Yapamayacağım....

Güvenlik, arkadaşıma haber verdiklerini ve yanıma geleceğini söyledi. Kısa
bir süre sonra arkadaşımın koşar adımlarla bana doğru yaklaştığını gördüm.
Nefes nefese kalmıştı. Giriş kapısı ile üniversite binası arasında uzunca bir
mesafe vardı. Bir an evvel yanıma gelmeye çalıştığı belli idi. Yüzündeki ifade
o kadar karışıktı ki. Kendini suçlu hissediyordu sanki. İlk sözü “özür dilerim”
oldu. O bir şey yapmamıştı ki...Sadece “Üzülme” diyebildim....Ve uzaklaştık
oradan.

Güzel bir mekan bulup oturduk. Bana öğrenci olmama rağmen neden içeriye
alınmamış olduğumu bilemediğini, bunu güvenliğe sorduğunu ancak onların
da “kurallar bu şekilde, mecburuz” dediklerini ve güvenlik görevlisi geçlerin
de beni içeri almadıkları anda yüreklerinin en az benim kadar acıdığını
anlatmaya çalışıyor, beni rahatlatmak için çaba sarf ediyor, “Hiç düşünmedim
böyle bir uygulama ile yüz yüze geleceğini, bilsem neden olur muydum” şeklinde
cümleler kuruyordu.

Aslında öfkeli idim. Öfkem ne arkadaşıma, nede güvenlik görevlisi gençlere
idi...Bunu yaşamayan hiç kimsenin beni ve benim gibi bir uygulama ile yüz yüze
gelenleri gerçek manada anlayamayacağını, bu günü yaşayana kadar bende o
bacılarımı anladığımı sandığımı ama ne kadar yetersiz olduğunu söyleyebildim.Ne
kendisi anlardı beni nede bir başkası..Üzülebilirlerdi ama ben kadar değil.
Kapıda ağlayan o bacım kadar değil....

Hukuk, eğitim ve sağlık hakkı her insanın en birinci hakkıdır. Bu üç hak
olmadığı sürece gerçek demokrasiden söz edilemez. Ki ülkemde “demokrasi”
ağızlarda en çok gezen cümle iken.

İlerde bir gün tüm bu yanlış uygulamaların bitmiş olacağı umudu var içimde.

Çocuklarıma bir hikaye gibi bu olayı anlatmayı ve hatta onların şaşırmasını
diliyorum. O kadar demokratik bir ülkede yaşıyor olmalılar ki geçmişte yaşanan
bu haksızlıklara hayret etmeliler. Ve ben gülümsemeliyim yine...Geçti hepsi
demeliyim....

                                              -alıntı-
« Son Düzenleme: Temmuz 17, 2009, 10:59:57 ÖS Gönderen: kuzu »

Çevrimdışı derya61

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 527
  • Cinsiyet: Bayan
Üniversite kapısında bir gün..
« Yanıtla #1 : Temmuz 08, 2008, 01:15:46 ÖÖ »
İlk defa bir kapıdan
şeklim nedeni ile geri çevrilmeye çalışıyor, ilk defa kendimi bu derece küçük
görülmüş hissediyordum.



acaba kaç kere yaşadım bu duyguyu inanın anlatılamaz bu duygu  :'(  :'(  :'(




Çocuklarıma bir hikaye gibi bu olayı anlatmayı ve hatta onların şaşırmasını
diliyorum. O kadar demokratik bir ülkede yaşıyor olmalılar ki geçmişte yaşanan
bu haksızlıklara hayret etmeliler. Ve ben gülümsemeliyim yine...Geçti hepsi
demeliyim....  amin inşeallah gelir o günler



çok teşekkürler Allah razı olsun gülce içim bir kere daha acıdı +
« Son Düzenleme: Temmuz 08, 2008, 01:17:07 ÖÖ Gönderen: derya61 »

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek