Kusursuz olmalıydı şiirler,
Kusursuz olmalıydı masal ve hikâyeler.
Kadınlar sadece sevdiğine süslenmeli,
Sadece sevdiğine vermeliydi ellerini.
Kaçmamalıydı sevenler birbirinden
Dizlerinin bağı çözülmeliydi görünce.
Erkekler bir sevdiğinin gözlerini izlemeli,
Bir ona yemin etmeliydi.
İnsandan çok Rabden korkmalıydı sevenler.
Aşkı Rab de hülasa etmeliydi.
Dua ile sığınarak kuytuya, “bir gün” demeliydi,
“Allahın izniyle bir gün”...
O bir günün sonsuzluğunda ezilirken,
Şu an için umutlanmalıydı.
Akan yaşlar hiç dinmemeli, semadan eller inmemeliydi.
Rabden isteyen vazgeçmemeliydi…
İnanmalı! inandığını sahiplenmeliydi insan,
Kokusuna selamlarını bağlayıp,
Rüzgara bırakmalıydı,
Düşünceleriyle hayatına sarmalıydı sevdiğini,
Hayatını sevdiğine sarmalıydı…
Son dem de uzatıp ellerindeki umutları,
“Paylaşalım” demeliydi…
“Son nefese kadar paylaşalım…
“Al ellerimdekini ben sensiz yaşamayayım…”
“İşte aşk bu” demeliydi görenler…
Ama sevenler; görenlere aldırmadan,
Vesveselere aldanmadan,
Kendini ateşe vermeliydi…
Ve işte; bir ömür ateşle başlayıp ateşle bitmeliydi.
Son nefeste dahi küllenmemeliydi…
Ç.Ö.Y