Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Mukaddes Yolculuk

Gönderen Konu: Mukaddes Yolculuk  (Okunma sayısı 1952 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı hakdost

  • Grupsuz
  • *
  • İleti: 8
  • Cinsiyet: Bay
Mukaddes Yolculuk
« : Mayıs 18, 2011, 10:15:34 ÖÖ »
Sonsuz yolculuğa çıkmışız,
La mekan şehri menzilimiz
Elimizde ilim ve hikmet meşalesi
Önümüzde kur’an pusulası
Sadrımızda gizli iman haritası
İçimizde kor gibi yanan ilahi aşkın yalazları
Ölümlüler diyarında bengisu arıyoruz,can pahasına
Ta ezelden münkesir kalbimiz Hak’tan başkasına
Sağımızda solumuzda parçalanıyor
Şeytanın vesvese şarapnelleri
Basiret nurumuzla yanıyor,
Ricat ediyor karanlığın gölge süvarileri
Bismillah açılıyor önümüzde nurlu ufuklar
Bismillah dağılıyor etrafımızda sisli bulutlar
Bin bir hile, tuzağına rağmen,
Her vadide yeniyoruz iblis-nefs ordusunu
Yerle bir ediyoruz tağut’un kahrolası düzenini
Yedi başlı ejderhayı öldürüyor sihirli kılıcımız
Bismillah açılıyor gözümüzden zulmet perdeleri
Bismillah açılıyor gönlümüzden nur perdeleri
Bismillah uzaklaşıyor göğsümüzden nefsin kara levhi
Biz zaman yolcusuyuz,gurbetten öz vatana seferimiz
Cennette cavidanı özlüyor ruhumuz
Ölümsüz sevgiliye kadim dosta ölesiye hasretiz
Bizki gönül gözü yaşlı tuba yolcularıyız
Biz bezm-i elest’te “beli dost” diyenleriz
Biz has bahçeden koparılmış kanayan gülleriz
Biz sahn-ı çemende efgan eden bülbül-ü nalanlarız
Biz altın kafeste ah vatanım! diye giryan edenleriz
Biz lisan-ı hafiyle hakkı hak ile zikredenleriz
Biz gerçek aşkın seline kapılmış,fırtına kuşlarıyız
Biz hakkın cezbesiyle sürüklenen sefineleriz
Biz Allah tan başka kimsesi olmayan garipleriz
Biz,derya gönüllü hakikat erenleriyiz
Biz Fakr-i fahri sultanının adsız bendeleriyiz
Değme yiğitlerin ayakları kaydı bu yolda
Nice serdengeçtilerin başları kesildi bu meydanda
Nice başbuğluk taslayanlar boğuldu bu ummanda
Korku ümit kanadımız,
Muhammet gerçek adımız
Haktan alırız gücümüz
Levlake levlak sırrına bağlı kalplerimiz
Biz vahdet ummanına Hakkın gemisiyle açıldık
Biz,mürşidin Hak bilen himmet erleriyiz
Biz, şeriat gemisinden inip hakikat denizine dalanlarız
Biz eşsiz inciyi can sedefinde arayanlarız
İhtiyar-ı mevt ile erdik mutu kable sırrına
Açıldı can gözümüz Habib-i Kibriya hürmetine
Nice tufanlar sonunda vardık salimen dost sahiline
Tevazu kadehinden içtik tertemiz şaraben tahuru
Dost ile yaparız urucu,iftarı sahuru
Sekinet indi üstümüze,vekar indi gönüllerimize
Bildik İslam’ın aslı arınmakmış biteviye
Gördük Hüdayı La yazeli,inandık ölümsüz sevgiye
Biz, Rahmanın kapısında eli bağlı azatsız köleleriz
Biz,mana kılıcıyla can veren gözü bağlı kurbanlarız
Başını Haktan gayriye vermeyen hakiki şehitleriz
Biz iki cihan mülkünü bir nefhaya satan
Gözü yaşlı,gönlü zegin mana bezirganlarıyız
Biz benlik libasından soyunan yaşayan ölüleriz
Biz amellerini ümmetin asilerine bağışlayan cömertleriz
Hakkın emanetinde olan şerefli müflisleriz
Biz Haşri-Neşri bu alemde gören kıyamet şahitleriyiz
Biz mahşerin habercisi,görünmez bin atlı süvarileriz
Biz kayıp şehri gönülde bulan definecileriz
Biz aştık kaf dağını,Zümrüd-ü Anka olup gizlice
Okuduk kainat kitabını satır satır hece hece
Biz tuba ağacının yeryüzündeki meyveleriyiz
İyilik sermayemiz,takva azığımız,ihlas hazinemiz
Doğruluk otağında,güçlü padişahın katında makamımız
Ne yere göğe konmaz ibadetlerimiz
Nede ruhbanca bitimsiz çilelerimiz var bizim
Bizi Muhammedi muhabbet yüceltti seçilmişler katına
Elem ve musibeti cana minnet bildik onun hatırına
Bizim cennetimizde meleklerle ilişki yoktur haşa!
Nefsani sıfatlar huri,gılmandır yokki cennette !!!!!!!!!! temaşa
Melekler secde etmiştir Rablerine ademin şahsında
Keza cehennem ateşi, hak yakınlığını kaybetmektir bizce
Biz şehvet gadap gayyalarına dalmayız sefilcesine
Dedim ya benzemez sizin dininize,
Bizimki tevhit dinidir,şaşı bakmayız Rabbimize
Bizim dinimiz aşk ile yanmak,Onunla bir olmaktır
Beden kabrinden ölmeden önce silkinip kalkmaktır
Yüzümüzü yerin ve semaların Rabbına çevirmektir
Pak ve temiz olaraktan kıblemize dönmektir
Müşriklerden değiliz,geçtik açık-gizli cümle şirkten
Kul hakkı,yetim hakkı geçmez boğazımızdan
Rabbimizle bir olduğumuz an yok olur felek
Giremez araya ne ne mürsel nebi,ne mukarrep melek
Değişmeyiz bir anlık vecdi binlerce yıllık ibadete
Hakikat seccadesinde kılınan bir gönül secdesine
Tek korkumuz dalıpta gaflet ve delalete
Tart olunmaktır huzur-u Rabbul Aleminden
Tefekkürle silindi gözümüzden cümle alem
Mülk,melekut,ceberut Lahut’a döner her dem
Bildik onsekizbin alemde,alıp veren gelip giden
Ondan gayri mabut,mevcut yokmuş ezelden
Abit, mabut birmiş gayri yokmuş cümlede esasen
Biz varlık günahından gönül guslüyle yıkandık
Bildik islamın aslı pak ve temiz olmak masivadan arındık
Bizim secdemiz Alemlerin Rabbinedir
Namazımız mirac-ı Muhammedidir
Dosdoğru kılarız,edeple huşu,huzumuz ebedidir
Orucumuz fani olan her şeyden geçmektir
Fenadan geçip Ezeli varlığa uruç etmektir
Zekatımız can emanetini Hakka geri vermektir
Haccımız ölümsüz sevgiliyi bir gönülde tavaftır
Hicretimiz nefsaniyetten rahmaniyetedir
Halvetimiz hakla tenha olmaktır
İsteyerek Rabbimize seve seve gideriz
İrade,kuvvet,kudreti nefsimizde görmeyiz
Teslimiyet şanımızdır,feveylül musalliyiz
Taktiri ilahiye kayıtsız tevekkülederiz
Azmedip çalışmadan hidayet beklemeyiz
Resule ittiba etmeden şefaat dilenmeyiz
Hayır ve şer Haktandır başkasından bilmeyiz
Kimseye tan etmez,kin nefret gütmeyiz
Ruhumuz Rabbimizin kudret elinde ezelden
Parolamız “la- şerikele Leke hamden”
Sıratı müstakimi bu alemde geçeriz tez elden
Şeriatsız tarikat hakikat marifeti bir edenleriz
Tevhit hançeriyle şerh edildi sinemiz
Çıkarıldı tüm günah işleyen damarlarımız
Biz katresini ummana salan gayp erenleriyiz
Biz canı canana kurban eden aziz müminleriz
Biz mukaddes vadiye nalınsız girenleriz
Biz çile adamıyız bu yüzden şerha şerha yüreğimiz
Bu yüzden sığdı gönlümüze yüce Rabbimiz
Hak ile aramızda la perdesini silenleriz
Biz minareleri arşa uzayan,
İçinde daimi namaz kılınan
Bir gönül mabedinin cemaatiyiz
Biz insanlık onuru için nefs ile cihat eden ruhanileriz
Biz mukaddesatı hiçbir şeye değişmeyen Melamileriz
Seher vakitlerini Hakka naz niyaz ile geçirenleriz
Dost nesimiyle ölüm uykusundan kalkanlarız
Biz kalplere sevgiyi nakşeden hakiki sarraflarız
Biz Hakkı yansıtan saf gönül aynalarıyız
Biz dünya gurbetinden ahirete hicret eden muhacirleriz
Biz ehli beyt aşığı,evlad-ı resul bendeleriyiz
Biz külli şey’in mevcudunda Hakkı görenleriz
Biz üveysin kokusunu yemen ellerinden alanlarız
Biz ismi azam duasıyla daimi kalbi zikir ehliyiz
Bilinmek sırrıdır şanımız,
Kenz-i mahfidir can özümüz
Biz cümle alemin derdiyle dertlenen gönül fedaileriyiz
Ruhları iman kandiliyle tutuşturanlarız
Biz Rahmeti gazabını geçen,Rahmanileriz
Ahlakı Muhammediyle yeşeren gülleriz
Biz can gözünü açan emanet sırrına can verenleriz
Biz kulağında elestü çağrısını duyan Rabbanileriz
Biz güneşin cezbesiyle dönen pervaneleriz
Biz ateşten gömleği eğnine giyen yiğit Nesimileriz
Biz Enel- Hakkın firaşına düşen Hallacı Mansur’larız
Tek dileğimiz rızayı ilahi uğrunda ölmektir
Rehberimiz Hazret-i Kurdandır,
Kuranla ikiz olan kamil insandır
Biz tevhit okulunda mana okuyan öğrencileriz
Biz aklı,kalbi ruhu külli men aleyha fanda bir edenleriz
Biz ezelde saçılan ilim aşk ve hikmet nurunu alanlarız
İstidadı,vicdanı fıtratı bozmayanlarız
Biz Allah’tan gelip ona dönen fırkayı nacileriz
Biz tebdil-i kıyafet gezen padişahın,sadık sefirleriyiz
Şan,şöhret,mevki makam bilmez en çömezimiz
Günah işleyen damarlarımız çıkarıldıysa da
Asla aman vermeden nefse levm edenleriz
Biz ateşten gömleği giyen Hallacı Mansur yiğit Nesimileriz
Biz ki ilahi aşkın okuyla vurulmuş,
Tevhit hançeriyle yüzülmüş ceylanlarız
Bilinmek sırrıdır şanımız,Kenz-i Mahfidir can özümüz
Biz ki gök kubbede hoş seda bırakan Rabbanileriz
Biz ki sizinle sonsuzluğun bestesini yapan neyzenleriz
Biz ki yaşayıp zevk etmeden din,imanla övünmeyenleriz
Külli şeyin Hak mevcudun bir gören muvahhitleriz
Biz ilahi rıza uğrunda yaşayıp ölenleriz
Rehberimiz Kuranve ikiz olan mürşidin bendeleriyiz
Biz aşk ve tevhit okulunda ilmi ledün tahsil edenleriz
Biz ilahi iradeye teslim olmuş fırkayı nacileriz
Biz sılayı rahm eden,Alahtan gelip ona dönen velileriz
Biz tedbili kıyafe gezen padişahın bendeleriyiz
Biz kaf dağını aşan ölümsüz Zümrüd ü Anka kuşlarıyız
Yetmiş iki fırkanın dinine tek gözle bakanlarız
Kimse tanımaz bizi,bu alemde gizlenmişiz
Biz ki,can kuşu ten kafesinden çıkmadan
Allah’tan asla ümit kesmeyenleriz
Biz dostun elinde ruh üflenen sihirli neyleriz
Biz rahmet ummanında yol alan sefineleriz
Biz Hak yolunda cihat eden adsız cengaverleriz
Biz masallarda sözü edilen kaf dağı yolcusuyuz
Ölümsüz Zümrüdü Anka’dır,can kuşumuz
Kimse tanımaz bizi bu alemde kaybolmuşuz

Nihat Gülle
Şair ve yazar
« Son Düzenleme: Mayıs 18, 2011, 10:19:49 ÖÖ Gönderen: sahra cold »

Çevrimdışı sahra cold

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 4439
  • Cinsiyet: Bayan
  • ........
Mukaddes Yolculuk
« Yanıtla #1 : Mayıs 18, 2011, 10:21:29 ÖÖ »
Konu başlıklarının tamamını büyük harfle yazmayın lütfen....
 
https://www.tesetturforum.gen.tr/uyelerimizin-dikkatine-t30729.0.html

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek