Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Anne Ömur Boyu Taşır Evlat Bir Kere

Gönderen Konu: Anne Ömur Boyu Taşır Evlat Bir Kere  (Okunma sayısı 2396 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı gizem

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 697
  • Cinsiyet: Bayan
Anne Ömur Boyu Taşır Evlat Bir Kere
« : Mart 05, 2009, 02:03:04 ÖS »

Ah anneler anneler, Neler taşıyor neler;. Bir anne, evvelâ bebeğini karnında taşır. Bu yükünden dolayı ne yüksünür, ne usanır. Yükü gittikçe ağırlaştığı halde, onun sevinci ve heyecanı artar..

Nihayet bebeğini dünyaya getirir, ondan sonra da kucağında taşımaya başlar. Anne kucağı, bebek için en sıcak, en emniyetli bir limandır. Anne için de, taşıdığı yüklerin en tatlısı, en güzeli ve en hafifidir. Bebeğini kucağında taşıyan bir anne, dünyanın en değerli yükünü taşımaktadır. Bir anne, bebeğinin bedenini kucağında taşırken, sevgisini de kalbinde taşımaktadır. Zaten sevgi gibi yüksek bir ücreti olmasa, o yükü taşımak o kadar kolay olmayacaktır. Hatta zamanla bir angarya haline gelecek, daha sonra da eziyet halini alacaktır.

Bir süre sonra bebek kucaktan iner, kendi ayakları üstünde yürümeye başlar. Ama, annenin taşıma görevi sona ermemiştir. Birkaç adım attıktan sonra yorulan yavrusunu, bu defa da sırtında taşımaya başlar. Annelerin yükü hiçbir zaman eksilmez. Tarlada ekin taşır, bahçeden meyve taşır, pazardan erzak taşır, bu arada yavrusunu da hep sırtında taşır. Evin içinde bile hem işini yapar, hem sırtındaki çocuğuna bakar. O da bir insandır, hatta kadın olması hasebiyle narindir, yorulur, yıpranır ama, annelik şefkati gibi mukaddes bir istinat noktasına dayandığı için, bütün bu yükleri kolaylıkla kaldırabilir.


Çocuk büyür, okula başlar, ama anne onu taşımaya devam eder. Önce elinden tutar, okula götürür, kaydını yaptırır. Ondan sonra da aylarca onunla birlikte okula kadar gider, gelir. Bu arada da çocuğunun çantasını taşır, beslenmesini taşır. İlköğretimin ilk yılları da böyle geçer.
Çocuk biraz daha büyür, delikanlı olur, liseyi bitirir üniversiteye gider. Ailesinden uzakta yaşamaya başlar.

Ama annesi onun yükünü taşımaya devam eder. "Acaba evlâdım oralarda nasıl yaşıyor, ne yiyip ne içiyor, geceleri üstünü kim örtüyor?" diye bu defa da onun kaygısını taşır. Okul biter, "Acaba çocuğum bir işe girebilecek mi?" diye derdini taşır.

Oğlunu askere gönderir, asker annesi olmanın onurunu başında taşırken, aynı zamanda hasretliğini yüreğinde taşır. Kızını gelin eder, oğluna gelin alır, evlâtlarının mürüvvetini görmenin sevinç ve heyecanını taşır.
Bir anne için "Oğlunu everdi, kızını gelin etti, artık kaygıyı attı, bundan sonra taşıyacak yükü kalmadı" demeyin sakın. Anne bu… Onun yükü biter mi hiç? Bir süre sonra torunları olur, bu defa da onları taşımaya başlar. "Yavrumun yavrusu" diyerek torunlarını bağrına basar, kucağına alır, sırtından indirmek istemez. Yüreğinde ise hem evlâdının, hem de torunlarının sevgisini taşımaya devam eder.


Annelerin de bir annesi ve babası vardır. Bir gün gelir, emr-i hak vâki olur, onlardan birisini veya her ikisini de kaybederler. Bu defa da onların acısı yüreklerine çöker. Yaşları kaç olursa olsun, onlar da anne babalarının çocuklarıdır. Onları kaybettikleri zaman kendilerini yetim ve öksüz hissederler. Kalplerindeki hüzün, yüreklerindeki hasretlik yükü artar. Ondan sonra da ömür boyu bu yükleri taşımaya devam ederler.
Zaten ömür dediğiniz de ne ki? Bu kadar telâş içinde bir su gibi akıp gider. Bir de bakmışsınız, anneler de yolun sonuna gelmiş, artık taşıma işleri son bulmuştur. Yüklerini dünya hanında bırakırlar, emaneti sahibine teslim ederek ebedî âleme doğru yola çıkarlar.


Anneler evlâtlarını önce karnında, sonra kucağında, sonra sırtında ve daha sonra da kalbinde taşırken, evlâtlar annelerini bir defaya mahsus olmak üzere omzunda taşır.



O da kısmet olursa...

Kaynak:[Abdil Yıldırım]

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek