Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Haydar Hatipoğlu{Doç.Dr.Nihat Hatipoğlu Hocamızın Babası}

Gönderen Konu: Haydar Hatipoğlu{Doç.Dr.Nihat Hatipoğlu Hocamızın Babası}  (Okunma sayısı 4312 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ebrar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2485
  • Cinsiyet: Bayan

23 Mayıs 1995 gece yarısı biz kendisini Esenboğa havaalanına getirecek uçağı beklerken Medinetü'r-resul'den telefon eden diş hekimi kardeşim Fatih, titrek sesiyle şöyle dedi: “Biz babamızı damat ettik Aşık'ı Maşuk'a Resulullah'a teslim ettik Cennetü'l Baki'de misafir edeceğiz”

Ben o anda elimizden neyin gittiğini çok iyi biliyordum 1987'de Mısır'a geldiğinde –bir anlamda kendisini deneyen- Ezher Ulemasının: “Sizin gibi bir alimin Türkiye'de olabileceğini tahmin edemezdik”, dedikleri Haydar HATİPOĞLU hocamın, babamın gittiğini anladım Hadis, tefsir,fıkıh, feraiz, bedii, meani, beyan velhasılı bütün dini sahalarda hüccet olan bir alimin toprağa gideceğini biliyordum

O hep Medine'liydi O hep Ravzayı Mutahhara'nın oralardaydı Yatarken, yemek yerken, kürsüdeyken, kitap okurken hep Ravza'daydı Allah da şahittir ki Hz Muhammed(sas) adını kullandığı her seferinde boğazı düğümlenirdi Efendimizin adını rahat kullanamaz mutlaka ağlardı Gece yarıları kalkar (teheccüt namazı) Resulullah'a aşkını ilan eden kasideler okurdu Sabahları seccadesine elimi sürdüğümde secde yeri hala ıslak olurdu O'nu hep şöyle hatırlayacağım: kitap odasında önüne birkaç kitabı açmış notlar alıyor, kitap üzerinde veya herhangi bir münasebetle Resulullah'ın adını andığında dudakları büzülüp sakalından aşağı yaşlar boşalıyor, gördüğü kim olursa olsun yüzüne tebessüm ediyor, seccadenin üzerinde sarığını sarıyor, evden çıkmadan duha namazı kılıyor Kur'an okuduğunda bazı ayetleri dönüp-dönüp okuyor ve yüksek sesle ağlıyor, alacağı her kararda istihareye yatıyor, Kur'an ve sünnet uğruna canını feda etmekten zerre kadar çekinmiyor ve en zor şartlarda Kur'an ve Sünnetin , yani ehl-i sünnet akidesinin bir fedaisi gibi hep öne çıkıyor Allah sana, zerreler adedince rahmet eylesin

Cennetmekan babam, seni hatırlıyorum! İbn-i Mace'yi şerhediyordun Resulullah'ın vefatı bölümünü bir ayda bitirebilmiştin “Resulullah'ın eli yana düştü” diyordun sonra ağlıyordun Bir saat sürüyordu ağlaman “Git, bugün daha yazamayız” diyordun Katibin olan ben ve kardeşim kalkıyorduk İkinci gün oturuyorduk “Ve Resulullah'ın ateşi yükseldi” diyordun, sonra yine hüngür-hüngür ağlıyordun Sanki o an oradaymışsın gibi Resulullah'ın vefatını nasıl yazdığımızı bir Allah, bir sen, ben ve kardeşim biliriz

Abdülhakim Arvasi (ks)'ın kabrini ziyarete gideceğimiz biz gün arabamıza bindiğimizde annemin esans kullandığını anladın Artık yaşlı sayılan anneme: ”hanım, git kokuyu gider, öyle bin arabaya Koku sürünüp de dışarı çıkan kadına, Peygamberimiz: Melekler lanet ederler” demiştir deyip annemi tekrar eve gönderdiğini hatırlıyorum İslam'ın hiçbir hükmünü kimseye, hiçbir şeye feda etmedin Hiçbir zaman gölgeye sığınmadın İslam'ın hakikatını söylerken hiçbir kınayıcının kınaması seni zerre kadar etkilemedi Allah ve Resulu şahittir ki hep öyle yaşadın, ailen içinde hiçbir günaha-harama müsaade etmedin

Vefatında sonra Etlik Aşağı Eğlence'nin cemaati geldi Meğer gitmeden Medine'de inşallah kalacağını ilan etmişsin Kimine: “Resulullah'a bir arzuhalim var, inşallah bu sene cevap alacağım” demişsin, kimine: “Medine'den firkat benim içimi yakıyor Ne zaman Resulullah'a komşu olacağım, bekliyorum” demişsin Daha neler neler demişsin Allah senin makamını ali etsin Allah senden milyarlarca kere razı olsun Sen vefat ederken de bize ders verdin

18 Mayıs günü Medine'den dönecektin 25'ine erteledin Senin göğsünden ağrı duyduğunu haber alınca bir an önce gelmen için girişimlerde bulunduk Medinede'ki kardeşim, Diyanet'in görevlileri, Medineli bazı aracılar, herkes seferber oldu 1830 uçağı olmasına rağmen senin gönlün 2230 uçağındaydı Annem diyor ki, arabaya bindiğinde dönüp-dönüp Ravzay-ı Mutahhara'ya bakıyormuşsun, ağlıyormuşsun Havaalanına geldin Eşyalarla hiç ilgilenmedin Annem sorunca; “Merak etme eşyan gidecek” dedin Oradaki Kamil Bey'e bütün paranı vermek istedin Seydo, paran sana lazım olur dese de, bin doları verip: “ Oğlum, benim bundan sonra para ile işim bitti” dedin Yine anlamadılar Nihayet turnikeden geçtin, uçak 2330'a ertelendi Herkesi uçak için otobüse alırlarken Sivaslı doktor Mecnun Bey'in ve ötekilerin şehadetiyle binmemeye çalışıyordunuz Ayaklarınız gitmiyordu Son anda doktora “gel abdest alalım” dedin Abdest aldınız Herkes binmeye hazırlanırken siz oturdunuz Sizi görenler diyor ki: “ hocamız bir haber bekliyor da haber gecikmiş gibi huzursuzdu” Doktor size sordu: “Bu kaçıncı hac!” gülümsedin, elini sallayıp: ”Bundan sonra sayılamaz” dedin Yine kimse anlamadı Ama sen ne dediğini iyi biliyordun Çünkü orada hac mevsiminde defnedilen kıyamete kadar hac yapar Sonra oturduğun yerde, sanki gelen haberciyi görmüş gibi, başını yana çevirdin ve sandalye üzerine eğildin o kadar Ne bir çırpınma, ne bir sekerat Hacılar tekbir getirdiler, seni öptüler Ağladılar, seni müjdelediler Sonra dediler ki: “Hocamızı pasaport işlemi bittiği için uçağa alıp Türkiye'ye götürelim” Bu sefer cebindeki pasaport kayboldu Tam bir saat da uçak onun için ertelendi Pasaportu bulamadılar Bulsalar, belki seni buraya getireceklerdi Belki senin o güzel yüzünü görecektim Ama sen habibinden uzak olacaktın Seni bıraktılar Uçak kalktı, baktılar ki pasaport cebinde

O gün sabah namazında Mescid-i Saadet'te bir senin cenazen vardı Senin cenazene bütün cemaat katılmış Görevliler bu sayının yüzbinin çok üzerinde olduğunu söylediler

Seni Hz Osman'a yakın bir bölgede defnetmişlerdi Seni gören herkes son üç-dört gün içinde yüzünün sakalından daha beyaz hale geldiğini söylüyorlar Dr Salih Bey: “ Son bir gününde hocamın dünyayla bütün irtibatı kesilmişti Bunu kelimelerle izah mümkün değil Sanki vücut yok, ruh ver gibiydi” diyor Bu Medine'ye, Mescid-i Saadet'in yanına, Cennetül Baki'ye defnin manevi hazırlığı olsa gerek

Babam! Ben seni övmüyorum Ben Allah'ın Resulüne aşkı övüyorum Resulullah sana sevgi buyurmuş Ben, Allah'ın habibini övüyorum Salat O'na, selam O'na… İbn-i Mace'yi bitirdiğin günü hatırlıyorum Ah, diye bağırmış, ağlamıştın Tam bir saat sürmüştü Annem bizi odaya sokmamıştı Sonra ne oldu, diye sorduk; dedi ki, “ Baban diyor ki: İbn-i Mace'yi yazdıkça her gece Resulullah'ın yanındaydım Ya ben bundan sonra ne yaparım?” demiştin

Senin firakın bitti Vuslat oldu Ashabın kucağında Cennet'ül-Baki ehline verilecek umumi ve vacip olan şefaatı bekliyorsun Şimdi biz firakı yaşıyoruz Bu firak senin sevgilin olan Allah Resulüne kavuştuğumuz gün bitecek demek cüretini kendimde bulamıyorum

Cenazeni görenler, seni yıkayan Molla Burhan, hep senin o güzel yüzünle tebessüm ettiğini söylüyorlar Onu öptük de öptük diyorlar Ah, keşke bana da nasip olsaydı Morga koyduk, morga güzel bir nisbet kokusu girdi diyorlar Bana herkes “ ah, babanın yüzünü göreydin!” diyorlar Göreceğim inşallah, firakın bittiği vuslat gününde göreceğim inşallah

Kitaplarına sahip çıkacağım Senin baktığın yerlere senin vukufiyetinden çok uzak ama olsun bakacağım Senin oğlun olmayı şerefle taşıyacağım Senin bize öğrettiğin çizgin, kitap ve sünnet ölçüsü nefesim çıkıncaya kadar devam edecek Çünkü sen Resulullah'a nasıl aşık olunabileceğini gösterdin bize,öğrettin bize Allah Resulune ve Hz Ömer'e dayanan soyunla sen mekanını buldun

Diyanet İşleri Başkanlığı sana pek çok hatim okuttu Yüzlerce yerde gıyabi cenaze namazın kılındı Herkesten Allah razı olsun

Bütün mü'min kardeşlerim sana haklarını helal ettiler, daha duyan herkes de edecektir inşallah

Ravza-ı Mutahhara'nın sahibine salat ve selam olsun; Baki'nin sakinlerine rahmet ve selam olsun

DoçDr Nihat HATİPOĞLU
 


Çevrimdışı şeyma19

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 895
Haydar Hatipoğlu{Doç.Dr.Nihat Hatipoğlu Hocamızın Babası}
« Yanıtla #1 : Kasım 12, 2008, 04:07:41 ÖS »
Rabbim razı olsun inşallah

Çevrimdışı ebrar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2485
  • Cinsiyet: Bayan
Haydar Hatipoğlu{Doç.Dr.Nihat Hatipoğlu Hocamızın Babası}
« Yanıtla #2 : Kasım 13, 2008, 07:23:17 ÖÖ »
amin inşallah

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek