Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Bozulan insan olunca!

Gönderen Konu: Bozulan insan olunca!  (Okunma sayısı 1287 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı durmuş göktekin

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 197
Bozulan insan olunca!
« : Kasım 22, 2015, 01:35:45 ÖS »
Bozulan insan olunca!

Rivayet edilir ki bir aile, İmam-ı Azam Hazretlerine gider, çocuklarının çok bal yediğini, kendine zarar vereceğinden endişelendiklerini söylerler. Biz çok anlattık ama dinletemedik derler ve İmamdan çocukları için öğüt vermesini isterler. İmam-ı Azam biraz durakladıktan sonra:
-Şimdi gidin kırk gün sonra gelin. İmamın sözünde bir hikmet olduğunu düşünen aile dönüp evlerine gider. Kırk gün geçtikten sonra İmama, çocukla birlikte tekrar gelirler. İmam-ı Azam Hazretleri çocuğa döner:
-Evladım, bundan sonra çok bal yeme.
 Çocuk:
-tamam efendim.
 İmamın huzurundan ayrılırken çocuğun babası İmama sorar:
-Efendim sadece bunu söyleyecektiniz de neden kırk gün beklediniz?
İmam-ı Azam şöyle der:
-Aslında ben de bal yemeyi severim. Geldiğiniz günden sonra kırk gün bal yemeyi bıraktım. Demek bal yenmeyebiliyormuş. Bunu kendi nefsimde başardıktan sonra çocuğa da rahatlıkla bal yememesini söyledim. 
Yukarıdaki hikâyeyi dikkate alarak demek isterim ki: Biz ne yaptık da başkalarından ne bekleyeceğiz?  Herkes kendine şöyle sormalı: “…….., sen hayatında neyi doğru yaptın da karşıdakinden doğruluk istiyorsun? Ne kadar dürüst davrandın da dürüstlük istiyorsun. Ağzından düşürmediğin şeref, namus, saygı, güven, haysiyet gibi değerler, kendi yaşantında ne kadar ön plandaydı? Şeref diyordun, fakat günde kaç defa üzerine gereksiz limon sıktın? Namus diyor, gözünü başkalarının namusundan ayırmıyorsan, sanal âlemde kadın ve kızları kendine arkadaş seçiyorsan ve bunları kendine bile itiraf edemiyorsan, nasıl dürüst sayılırsın? Karşıdakini ne kadar dinliyorsun? Düşündüklerini karşıdakine söylemekten çekiniyorsan, yanlışlara yanlış demekten kaçıyorsan, eleştirilirim korkusuyla cevap veremiyorsan kendine olan saygını yitirmiş olmaz mısın? Düşüncelerine ve haklarına sahip çıkamıyor, kendine saygın yoksa başkasından saygı beklemen doğru mu? Toplum bütün değerlerini bitirme noktasına gelmişse buna önlem almayanlara nasıl güven duyarsın? Hani derler ya; herkes evinin önünü temizlese şehir tertemiz olur. Bu düşünceden hareketle herkes kendine çeki düzen verir, düzeltirse toplum düzelir. Aksi halde düzelmemiz kıyamete kalır. O zaman da düzelsek de faydası olmaz! “ Hele, insan, yiyeceklerinin kaynağına bir baksın”  Kur’an-ı Kerim, Abese 24’de böyle buyruluyor. Asırlar öncesinin insanına değil de bugünün insanına söyleniyormuş gibi taptaze bir emir. Bu gün hayatı alt-üst eden insandır. İnsan kendi nesline tuzak kurmuştur. Sanayileşme tuzağı ile insan kendi kendini bozmuştur. Toprağı, yediği gıdayı, etinden, sütünden istifade ettiği hayvanı, suni üreme yöntemiyle doğal üremesini, yedirdiği hormonlu yemlerle etini sütünü kendine tuzak haline getirmiştir. Tarlaya attığı suni gübre ile yetişen ürünler, etten sütten aldığı gıdalar insan sağlığından, üremesine kadar negatif tesirler göstermiş, hastalıklar, sakatlıklar, bunların ötesinde kısırlıklar alabildiğine artmıştır. Erkekler kadınlaşmaya, kadınlar erkekleşmeye başlamıştır. İnsan gıdasının esası topraktan olduğu gerçeği unutulmuştur. Eskiden hayvanlar dağda serbestçe otlarken şimdi ahırda, bağda beslenmektedir. Kadın evi terk edince ev ekonomisi çöktü. Evde yapılan erişte, hoşaf yerine cola dünyanın hoşafı oldu. Her fırsatta ticaretini düşünen üretici gıdaların raf ömrünü uzatma derdine düştü. Oturduğu yerde, kimi nasıl aldatırım, hangi yöntemlerle kimlik bilgilerini elde eder, tasarruflarına el koyarım hesabını yapan insanların bulunduğu toplumda huzurlu bir hayat yaşanır mı? Bozulan eşyanın düzelmesi gayet kolaydır. Ya tamir ettirirsin veya yenisini alırsın. Ama bozulan insan olunca iş zorlaşıyor. İnsan düzelirse her şey düzelir. İnsan bozulursa her şey bozulur. Bu gerçekten hareketle herkesin insan üzerine yatırım yapması şart.
                        21. 11. 2015
                        Durmuş Göktekin

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek