Fethullah Gülen Hoaefendinin 1972 yılında doktorlar ayağınının birini keseceklerini söylemişlerdir.. Ve bundan sonrasını Hocaefendiden dinleyelim: Gece Sahurdan evvel kalktım bir kaba zeytinyağı koydum, salatu selam okuyarak zeytinyağını sürdüğüm bacağımı bir güzel ovaladım..Cenab-ı Hakka şu sözlerle teveccühte bulundum:
Mevlaye Salli ve Sellim Daimen Ebeda/ Ala Habibike Hayril Halki Kullihim
Huvel Habibullezi Turcaa Şefaatuhu/ Li Kulli Hevlin Minel Ehvali Muktehim.
Anlamı:
Ey Yüce Rabbim, Sahibim ve Efendim!.. Bütün yaratıklarının hayırlısı olan Habibin Muhammed'e sonsuz saltu selam eyle!. Zira Senin Habib'in, içimize endişe salan bütün musibetler ve katlanmak zorunda olduğumuz bütün korkular karşısında şefaatını umduğumuz yegane Zattır..
Bu satırları defalarca okuduktan sonra şu mısraı çokça tekrar ettim:
Lev Na Sebet Kadrehu Ayatuhu i'zemen/ Ehyasmuhu Hine Yud'â Dariser Rimemi
Anlamı:
Mucizeleri O'nun kadru kıymetine denk büyüklükte cereyan etseydi, mübarek ismi anılınca çürümüş kemikler bile cana gelirdi..
mealindeki bu sözün gönlümde tutuşturduğu mülahazalarla Şefkat Peygamberi 'nin himmetine ve onun şefaatiyle Rabb-i Rahim'in merhametine sığındım. ''Yapısı bozulmuş bir uzuv yada ölmeye yüz tutmuş bazı hücreler ne ki, İnsanlığın İftihar Tablosu'nun ad hürmetine Allah Teala çürümüş kemikleri dahi diriltebilir'' düşüncesiyle, Rasülü Ekrem'in (sav) ruhuniyetinden bir iltimas talebinde bulundum.. Buna bir kaç gece devam ettim. Bir hafta geçti yada geçmedi ağrılarım yavaş yavaş azaldı ve nihayet sona erdi.. Rahmet-i Sonsuza şükürler olsun, o gündür bacağımla alakalı öyle bir problem yaşamadım..