Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Cevat Akşit Hocaefendi ile Söyleşi

Gönderen Konu: Cevat Akşit Hocaefendi ile Söyleşi  (Okunma sayısı 7070 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ebrar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2485
  • Cinsiyet: Bayan
Cevat Akşit Hocaefendi ile Söyleşi
« : Mart 23, 2009, 07:12:38 ÖS »
-Muhterem Hocam, son günlerde bir yazar “abdestte ayakları mesh etmek yeterli, yıkamaya gerek yoktur” fikrini ileri sürmekte Bu konuda neler diyeceksiniz?


-Ben o yazarın kim olduğunu bilmiyorum da, öyle diyenler var tabii Abdestte ayakları yıkamak Kur’an’da emredilmekte: “Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın” (Maide;6)


Ayetdeki, “ercüleküm’’ kelimesinin bazı kıraatlerde esre okunması sebebiyle, ayakların yıkanmasının değil, meshedilmesinin farz olduğunu ileri sürenler bulunmaktadır İranlılar meshediyor ve buna dayanıyorlar


Hayır öyle değil Kur’an-ı Kerim’de ayetler var “Sana zikri indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın”(Nahl 44) buyruluyor


Şimdi, hukukta biliyorsunuz, kararı vereceğiniz zaman aynı konuyla ilgili ne kadar madde yazıyorsa getirirsiniz, onların bileşkesi karar olur


Kur’an-ı Kerim’de Resulullah’a uymamız (Maide 92 ) ve O’nun (SAV) Kur’an’ı açıklayabileceği (Nahl 44) beyan edildiğine göre sünnetine gitmek zorundayız


“Bir anlaşmazlığa düştüğünüz zaman onda Allah ve resulüne başvurun” (Nisa 59) var Başvurun ne demek? Sağlığında ona sorun, vefatından sonra sünnetine yapışın demek Bu açık artık


Resul-i Ekrem’in (SAV) açıklaması sözlü, fiili, takriri biliyorsunuz Resul-i Ekrem’in (SAV) hiç çıplak ayağa mesh ettiği yok Müslümanların toptan uygulamaları fiili tevatür olur Fiili tevarüs tevatürdür Tevatür de kesin bilgidir Öyle ise ayakları yıkayacağız Hatta ayakları yıkamanın ölçüsü var


Evet, bu tür oturmuş meselelerle uğraşmak bizce yanlış Rayına oturmuş, rayına oturduktan sonra tekrar kurcalamanın ne anlamı var? Bu, batının istediği duruma girmek demek Onların ekmeğine yağ sürmek demek Oturmuş yahu Müslümanlar bir istikrara kavuşmuşken neden kurcalıyorsunuz?


“Efendim biz bilgi çağındayız Düğmeye basıyoruz, bütün dünya kitapları gözümüzün önüne geliyor Üç dört dil biliyoruz” diyorlar Ben de diyorum ki, kırk tane çürük yumurtayı yan yana getirirsen bir sağlam yumurta oluşmaz Biz çürük yumurtayız Neden çürük yumurtayız? Çünkü biz İslam’ı yaşamıyoruz


Bugün ilim adamı İslam’ı yaşayamıyor Yaşamak istiyor, yaşayamıyor Mesela, gıdamızı %100 kontrol edebiliyor muyuz? Bizim aldığımız maaş %100 saf mı? Mesela İmam-ı Azam hazretleri zamanında Bağdat’ta bir koyun çalınmış İmam bunu duymuş “Bir koyun kaç sene yaşar” demiş “şu kadar” o kadar sene koyun eti yememiş


Şimdi bunu hangimiz yapabiliriz? Aldığımız maaşın içinde genelev vergisi var, kumarhaneler vergisi var Hepsi var “Ama caiz” Tamam biz de caiz diyoruz Ama onların gösterdiği hassasiyeti gösteremiyoruz diyoruz


Ben bir misal veriyorum; Bilgisayar virüsleri oluyor Bazen bir virüs bulaşıyor, her şeyini alt üst ediyor Benim iki bilgisayarım öyle gitti, oğlum da mühendis ama kurtaramadık


Bu haram lokmalar da bence öyle bir virüs Sokağa çıkıyoruz, yanlış şeyler görüyoruz bunlar virüs Yanlış şeyler duyuyoruz bir virüs Mesela, ben 14 sene otobüsle Edirne’ye gittim, geldim Otobüste şarkı çalınıyor “kaderime isyan ediyorum” ağlıyor, adam Herkes dinliyor, memnun oluyor Kadere itiraz küfürdür Bu söz iyi değil ki, yanlış bir söz Bu bir virüstür Bunlar kalbimize, beynimize giriyor Bazen bilgisayardaki virüsü antivirüs programıyla tedavi ediyorsun Bazen de kurtaramıyorsun


Ben durumumuzu buna benzetiyorum Onun için “biz haddimizi bilelim” diyorum Evet, bilgisayar çağındayız ama onların(selefin) zihinleri saf Onlar feraset sahibi, kirlenmemiş akl-ı selim sahipleri


Bizde bu şey hiç yok diyemeyiz de, muhal denmez de, ama çok zor olduğu da yüzde yüz Neden? KarışıkKokladığımız hava karışık, yediğimiz yemek karışık


Tabii, ilim adamı hiç durmadan araştıracak, karıştıracak ama onların da hakkını vereceğiz Saygılı olacağız Bizim arkadaşlarda bu saygı kısmı yok “Biz” diyorlar “iki tane üç tane dil biliyoruz, bilgi çağındayız Onlar ortaçağ adamı Biz onlardan üstünüz” Ve yanlışlık oradan başlıyor sanki


Şimdi birçok arkadaşımız 1000 sene evvel çözülen konuyu tekrar kaşıyor Okuyun yahu, çözmüş adam Siz niye vakit öldürüyorsunuz? Onun çözemediği boşluk bıraktığı bir şey varsa sen onu doldur


Biz Ehl-i sünnet inancındayız Yetişmemiz itibarıyla,sülalemiz itibarıyla, kafa yapımız itibarıyla, kültürümüz itibarıyla, bilgimiz itibarıyla Ehl-i sünnet inancına çok bağlıyız ve onu yaşatmak azmindeyiz Bu vakfı(Gaye Vakfı) onun için kurduk Arkadaşlarımızın bu durumlarını gördüm, ben de yapabildiğim kadarıyla kaç kişi yetiştirebilirsem dedim


Burada şimdi doktora yapan arkadaşlarımız, mastır yapan arkadaşlarımız var, öğrenci arkadaşlarımız var Biz onlara Ehl-i sünnet kitaplarını okutuyoruz, karınca kararınca


Ayakların meshi meselesine dönecek olursak, bu konuda sünnete başvuracağız Sünnette çıplak ayakları mesh ettiğine dair bir şey yok Aksine deliller var Mesela “veylün lil a’kabi minen nar” Ayakları yıkayın, topukları da unutmayın Topukları unutursanız ateşte yanacak” diyor, böyle bir tehdit var Rahmet peygamberi işi sıkı yutuyor, bugünleri görmüş sanki


-Efendim Kur’an’a abdestsiz dokunulabilir mi?



-Kesinlikle abdestsiz Kur’an’a dokunulmaz La yemessühu illel mutaharrun (Vakıa / 79) gayet açıktır Kanun evvela açık ifadesine göre uygulanır Çözemezseniz altını ararsınız La yemessühu “ona dokunamazlar” kim dokunabilir? “illa mutahherun “ ancak abdestli olanlar” Açık yahu, gizli bir kelime değil ki bu


Bu konuda hadisler var; “Ben hayızlı kadına mescide girmeyi, Kur’an okumayı, namaz kılmayı, oruç tutmayı helal kılmam”


Hakim bin Hizam var, Peygamber onu Yemen valisi yapmış ve ona mektup yazmış “ böyle böyle davran” madde madde söylemiş Orada var Bu Kur’an’da var, hadiste var Artık bunu zorlamaya gerek yok bence Kur’an’ı abdestsiz tutup okuyamazsınız Dinleyebilirsiz, ezbere okuyabilirsiniz ama cünüpken ezbere de okuyamazsınız, yalnız dinleyebilirsiniz Hayızsanız ezbere okuyamazsınız, yalnız dinleme hakkınız var


Kur’an-a ancak abdestli dokunulabilir Ebû Dâvut, Beyhakî, Tabarânî, İbn Hibban, Hâkim’in Müstedrek’inde ve diğer hadis kitaplarında açık hadisler vardır Bu konuda el-Mebsut, III/147; Kâsânî, I/33; Cassâs, III/415; Kurtubî, XIV/226 kitaplarına da bakılabilir


Bir de diyorlar ki “Ona, ancak temiz olanlar dokunabilir” Ayeti Levh-i Mahfuz’daki Kur’an içindir Bu görüş de tutarsızdır Çünkü Levh-i Mahfuz’a ulaşan insan var mı? Yok Allah (cc) olmayan şey için niye bir de yasak getirsin? Bu emrin biz, yeryüzünde yaşayanlar için olduğu gayet açıktır


-Kasko sigortası hakkında neler diyeceksiniz hocam?



-Ben üniversitede 4-5 sene sigorta hukuku okuttum Sigorta hukuku zahiren güzel gözüküyor; “kara gün dostu” “Bir insanın başına felaket gelmiş, onu kurtaracağız” Ama işin arka planına bakarsanız çok sinsice bir kurumdur Yalnız Türkiye’de değil genel konuşuyorum Ama trafik sigortası mecburen olduğu için mübah olur İradeye dayalı, mecburi olmayan sigortalar kesinlikle caiz değil
 

Safer Ayının, özellikle de son çarşambasının uğursuz olduğuna dair bir inanış var halk arasında Bu konuda düşüncelerinizi alabilir miyiz?

-Ben Anadolu’daki deyimlerin, atasözlerinin hep ayete, hadise dayalı olduğunu bilirim Kur’an-ı Kerim’de biliyorsunuz Çarşamba günü uğursuz sayılıyor Eski kavimler Çarşamba günü yok olmuşlar Ama bu şimdide herkesin Çarşamba günü yok olacağı anl----- gelmez Ama onların o gün yok olması var


Peygamber(sav) psikolog demeyelim ama insanların halet-i ruhiyesine uyuyor Mesela bir iş yapılacağı zaman içten gelerek, benimseyerek yapmak başka, zorla yapmak başka Peygamberimiz (sav) buna dikkat etmiş Mesela “şu gün yola çıkmayın” dememiş ama kendisi Perşembe günü çıkmış, Pazartesi çıkmış Bunlara riayet etmiş de Bu illa “Çarşamba günü uğursuzdur, her şey ters gider” anl----- gelmez O zaman iptal ederiz hayatı


Bu toplum psikolojisidir İnsanın kafasında böyle bir şey var mıydı, şaşırır, yapacağı dürüst bir şeyi bile yapamaz, karıştırır Onun için halkın psikolojisine de dikkat etseniz iyi olur yani


Onun için, rahmetli Hocaefendi’ye(Mehmed Zahid Kotku) senin gibi gençken sormuştum Hani halk arasında el yıkarken sabun alıp vermezler, kavga edilir diyeBunun doğru olup olmadığını sordum “Bunun aslı yok da” dediler “halkın her şeyine de burnunu sokma”


Halk buna inanmış Sen bunun tersini söylesen “vay dinsiz vay” derler, söylediğini dinlemezler, sevmezler, kabul etmezler Dine de doğrudan doğruya bir zararı yoksa elleme gitsin


Peygamberimiz (SAV) de böyle yapmış “Çarşamba günü hiçbir şey yapmayın, uğursuzdur” demek olur mu? Olmaz Ama halkın böyle bir telakkisine de karışmamak lazım


-Hocam bazı kimseler kazaları olanlara kolaylık olarak bir namazda iki niyet tavsiye ediyorlar Hem sünnete hem kazaya niyet olur mu bir namazda


Kesinlikle olmaz Ameller niyetlere göredir Neye niyet etmişseniz o vardır


Bu, modern devrin pragmatist düşüncesinin uzantısıdır Bir iş yapacak her şeyi kazanacak, bu zamanın insanı bunu istiyor, hep böyle Az çalışacak, çok kazanacak İşte o düşüncenin uzantısıdır bu Öyle şey olur mu? Sünnete niyet edersin, sünnet olur Kazaya niyet edersin, kaza olur Hem sünnet, hem kaza olmaz


-Efendim, malumunuz gündemdeki meselelerden biri de gazozlardaki alkol meselesi


-Ben Mehmed Zahid Kotku Efendi’nin yanında yetiştim İnsan gençken çok keskin bıçak oluyor Ondan olsa gerek, otuz sene kola ve gazoz içmedim


Ben İmam-ı Azamcıyım İmam Şafii hazretlerine göre alkol necistir, sidik gibidir Bu içeceklerde de alkol var Ona saygı duyuyor ve içmiyordum


Bir gün Sirkeci’de Müslüman zenginler toplandılar, ziyafet verdiler Yiyoruz tatlı tatlı Hep dedikodu yaptılar, onun bunun aleyhinde konuştular Birisi de dedi ki “falanca gazetede yazdı ki, gazozda alkol varmış Onun için arkadaşlar kola içmeyelim” Bunu duyunca “Garson” dedim “bir gazoz, bir de kola getir”


Ben halktan yanayım arkadaş O güne kadar otuz sene içmedim ama o günden itibaren içiyorum Dedikodu iki günahtır yahu Bir “vela yağteb” (Gıybet etmeyin-Hucurat: 12) emrini çiğnemektir, Allah’ın hakkına tecavüzdür İki; konuştuğumuz kişinin kişiliğine tecavüzdür, kul hakkıdır


Onu yaptılar yarım saat, rahat rahat Sonra “gazozda alkol varmış”


O günden onlara inat içiyorum, halktan yana olmak için içiyorum


Efendim, Hanefi fıkhına göre alkol necis değildir Çünkü işte önümüzde portakal var, bunda alkol var Biz bunu yiyoruz, helal değil mi? Elmada, üzümde, patateste de var Şıra helal mi, helal Şıra’da da var Onları yiyorsun, içiyorsun Gazozda, kolada da alkol var Bunlar da haram değil, içmenin mahzuru yoktur Sirkede de alkol var Hatta çok içerseniz sarhoş eder Ama sirke helaldir Hatta sünnettir Gazoz, kola vb meşrubattır İçilebilir


-Bazıları da namazdan sonra salaten tuncina okunması doğru bulmuyorlar Size göre salaten tuncina okumak bidat mı?


- Onu okumakla çok iyi yapılıyor Peygamberimize salâvat getirmek Allah’ın emridir; “Allah da melekler de o Nebiye salat ederler, ey müminler, siz de ona salat edin, bol bol selam gönderin" (Ahzâb Suresi 33/56)


Salatu selamı ömürde bir kere getirmek bu ayetten dolayı farzdır Bir mecliste Peygamberimiz(SAV) adı anıldığı zaman bir kere getirmek vaciptir Birkaç defa anıldığında her defasında getirmek sünnettir


Salaten Tuncina da bir salavat çeşididir Peygamberimiz(SAV)in bizzat tarif ettiği salavatları teberrüken okumak iyidir Bu Salaten Tuncina Efendimizden mervi olmasa bile bir salavattır Salavat olduğuna göre Allah’ın kitabında emredilmiştir Hiç bidat olur mu? O İstiklal harbinde TBMM hükümeti namazlardan sonra salaten tuncina okunması için genelge neşretmiş


-Afet-i umumi olduğu için değil mi hocam?


-Evet onu okutmuş Harbi kazanmamızda gayretimiz falan ama onun da rolü var bence Hala okumaya devam etmek lazım Asla bidat olmaz


-Duada ellerin ters çevrilmesi soruluyor efendim?



-Onun da yeri var Afet oldu mu hani bana değil de toprağa ver, kimseye zararı olmasın anlamında psikolojik bir tatmindir o


-Hocam, Banka Kredisi ile ev alma meselesine bakışınız nedir?


-Asla caiz değildir


-Finans kurumları hakkında ne düşünüyorsunuz?


-Benim param olsa finans bankalarına yatırmam Çünkü onlar Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına tâbidir Bunlar anonim şirket statüsündedirler Kurumumuz Türk sigorta kanununa tâbidir” diye bir maddesi vardır Orada da riba vardır Adamların niyeti şu olabilir, bu olabilir yani Ehven-i şer filan olabilir ama ben param olsa yatırmam


-Peki para nasıl muhafaza edilir o zaman?


-İslam’da para muhafaza edilmez ki, çalıştırılır Her sene kırkta bir alırız, bu bir nevi cezadır Otomatikman çalıştırılıyor, kabul ediyor Elindeki parayı çalıştıracaksın ki piyasa para görecek ve ekonomi düzelecek Fransa’da parayla hiçbir şey alıp satamıyorsunuz Otobüse bile binemiyorsunuz BiletleBileti nereden alacaksın? Bankadan alacaksın Paranı oraya yatıracaksın Yastığın altında para kullanılmadığı için adam mecburen parayı bankaya yatırıyor Hep işi böyle karta, senede, sepete bağlamış Halkın ne kadar para gücü var bunu bilmek için Kanun yapacak,tedbir alacak Türkiye’de bu yok Onun için kanunları isabetli yapamıyorlar Yastık altındaki parayı bilemedikleri için isabetli karar alamıyor, kanun çıkaramıyorlar


İslam’da da parayı çalıştırmak esas “Arkadaş” deriz “parayı bekletirsen, zekatını alırız İster çalıştır, ister çalıştırma Çalıştırmasan kırkta bir, kırkta bir tüketirim seni” İşte Fransa’nın yaptığı da budur İslam’ın 1400 sene önce söylediğini şimdi ancak yakalayabildiler Başka yol yoktur
 
« Son Düzenleme: Kasım 14, 2009, 12:03:42 ÖS Gönderen: mirac »

Çevrimdışı mirac

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2120
  • Cinsiyet: Bayan
  • * Suskunluğumu En Güzel DUA Kıl Ya RAB ! *
Cevat Akşit Hocaefendi ile Söyleşi
« Yanıtla #1 : Kasım 14, 2009, 12:04:22 ÖS »
Allah razı olsun kardeşim faydalı bir paylaşım olmuş
+....


Çevrimdışı ebrar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2485
  • Cinsiyet: Bayan
Cevat Akşit Hocaefendi ile Söyleşi
« Yanıtla #2 : Kasım 15, 2009, 08:43:22 ÖÖ »
amin ecmain

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek