Galata Kulesi Bir çoğumuzun Osmanlıya ait sandığı bir yapı Galata Kulesi aslında tarihi dahada eskilere dayanmaktadır. Bizans İmparatoru Anastasius tarafından 528 yılında fener kulesi olarak yaptırılan bu yapı İstanbul’un galata semtinde yer alması nedeniyle Galata Kulesi denmiştir. 1638 Yılına gelindiğinde Hezarfen Ahmet Çelebi tahtadan yaptığı kartal kanatları ile bu kuleden atlayarak şuanki Üsküdar’ın Doğancılar semtine kadar uçmayı başarmıştır. 17. Yüzyılda yangın kulesi olarak kullanılmış olup, İstanbul’da yangın farkedildiğinde insanlara duyurmak için davul çalınırdı. Her ne kadar yangın kulesi olarak kullanılsada bir çok defa kendisi yangın felaketlerine mahrum kalarak Osmanlı tarafından bir çok defa onarılmıştır. Yerden yüksekliği yaklaşık 70 metre olup, İstanbul’un izlemek isteyenlerin uğrak mekanı olmaktadır. Türkler için kişi başı yaklaşık 80-10 TL gibi bir rakamla girilmektedir. Sizde bu yapıyı görmek için Karaköy dediğimiz semte gelmeniz, biraz rampa yukarı yürümeniz gerekir.
Galata Köprüsü İstanbul’u orta yerinden ayıran bir diğer su ise haliçtir. Aynı semtte karşıya geçmek için bile bir köprüye ihtiyaç duyulmaktadır. O nedenle geçmişten beri bir çok köprünün yapıldığı bilinmektedir. Altın boynuz olarak anılan bu bölgeye İstanbul’un fethi sırasında fatih Sultan Mehmet tarafındanda demir halkalarla bir köprü yaptırılmıştır. Onun üzerinden yine bir çok ahşap köprü ve iskele yapıldıysada maalesef çok uzun soluklu olmamıştır. En ise şuan galata köprüsü 237 bin altın hazırlanarak almanlara yaptırılmıştır. Ne varki bu köprüde yangında kullanılamaz hale gelince Haliç’te bir yere çekilmiştir. Yerine daha modern bir köprü yapılmış olup, gerektiğinde açılabililir olması nedeniyle Marmara ve Haliç arasında yüksek tonajlı gemiler geçmesi gerektiğinde köprü açılmaktadır. Köprünün alt kısmında hizmet veren işetmeleri Osmanlı görse eminim kahrolurdu. %99’u alkollü mekanlardan oluşan bu yerlerde zaman geçirmek için illede alkolmü kullanmak gerekir?
Galata Mevlevihanesi Öncelikle bir çok insan Mevlevihane konusunda mutlak bilgiye ihtiyacı vardır. Özetle mevlevi tarikatına mensup insanların tekke olarak kullandığı yerlerdir. Mevlânâ Celâleddin Rûmi’nin oğlu Sultan Veled tarafından kurulan ve fikir babası olduğu bilinmektedir. Mevleviler külliye şeklind yapılmış bu yapılard zikir çeker, semah dönerlerdi. Türkiye ve dünya genelinde bir çok yerde bulunan Mevlevihane en büyüğü Mevlânâ Celâleddin Rûmi’ninde yaşadığı yer olan Konya’da bulunmaktadır. Galata mevlevihanesi 1491 yılında yapılmış olup, çok eski bir yapıdır. İlk şeyhi Semâî Mehmed Dede olup, tekke ve zaviye olan bu yapı dha sonra tekke ve zaviyelerin kapanması ile şuan müze olarak kullanılmaktadır. Geçmişi yaşamak, tarihi anlamak için mutlaka görmelisiniz.
Arap Camii Şuanki beton yapılar bile en fazla 30 yıl dayandığını düşünürsek geçmişte teknolojinin olmadığı zamanlard nasıl bir işçilikk, nasıl bir malzeme kullanıldıysa İstanbul’un fethinden önce var olan eserler halen dimdik ayakta durmaktadır. Onlardan biride Beyoğlu’nun beton sokakları içinde bende varım diyem Arap Camii’dir. İstanbul’un fethinden önce San Paolo ve San Domeniko isminde bir kilise olan Arap Camii Fatih Sultan Mehmet tarafından camiiye çevrilmiş ve vakfa katılmıştır. Bu olaydan 20 yıl sonra İspanya’dan çıkarılan Endülüs Arapları bu bölgeye yerleştirilmiştir. O dönem arapların yoğun yaşadığı yer olması nedeniyle Arap Camii ismi kalmıştır. Osmanlı tarafından bir çok defa onarılan camii aynı zamanda Hristiyanlarında ilgisinni çekmektedir.
Yeşilçam Sokağı Biraz yakın zamana dönecek olursak Türk sinemasına damga vurmuş olan yeşilçam asında yapımcılarının yazhanelerinin yer aldığı bir sokaktır. 1980 Yılına kadar çok kullanılan bu mekan Taksim’e yakın bir yerde bulunmaktadır. Şuan eskisi kadar aktif olmayıp, nice sanatçıların geçtiği bir sokak diyebiliriz.
Taksim, Taksim Meydanı, Taksim Gezi Parkı son yıllarda maalesef istenmeyen olaylara sahne olan bir yer Taksim Beyoğlu ilçemizde bulunan bu semtin en önemli özelliği Cumhuriyet döneminde meydan haline getirilmesidir. Cumhuriyet anıtı yapılmış olup, aynı zamanda bir çok siyasi olay ve facialarada neden olmuştur. Osmanlı döneminde Taksim Maksemi olarak bilinen semt o zaman Galata ve Beyoğlu’nun suyunun dğıtıldığı taksim edildiği yer olarak bilinmektedir. Şuan etrafı turistik mekanlar, oteller, kültür merkezleri ile çevrili olup, özellikle 1 mayıs işçi bayramınd çalışanlar için manevi değeri olan bir yerdir. Maalesef her 1 mayıs’ta yine istenmeyen görüntülere sahne olmaktadır. Bir çok insanın merak ettiği görmek istediği Taksim Meydanı yerli ve yabancı insanlar için 24 saat canlı yayın yapan kameralar ile tanıtılmaktadır. Aşağıda yer alan linke tıklayarak sizde Taksim’i canlı olarak izleyebilirsiniz.
http://www.canlikamera.net/taksim-meydani-canli-izleBeyoğlu Tarihi Mekanları - Ağa Camii
- Alman Sarayı
- Arap Camii
- Atatürk Kültür Merkezi – AKM
- Aynalıkavak Kasrı
- Botter Apartmanı
- Cihangir Camii
- Çiçek Pasajı
- Dolmabahçe Camii
- Galatasaray Hamamı, Lisesi, Müzesi
- Giresunlu Tekkesi
- Haliç Kongre Merkezi
- İngiliz Bahriye Hastanesi
- İstanbul Modern
- İstiklal Caddesi
- Kamondo Merdivenleri
- Karaağaç Tekkesi
- Karaköy Palas
- Kılıç Ali Paşa Camii
- Mickiewicz Müzesi
- Miniatürk
- Or-Hodeş Gürcü Sinagogu
- Neve Şalom Sinagogu
- Pera Palas
- Piyale Paşa Camii
- Rahmi Koç Müzesi
- St. Antuan Katolik kilisesi
- Serpuş Han
- Tophane-i Amire
https://www.ismekkurs.com/beyoglu-tarihi-mekanlari
