Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Trying to access array offset on value of type null in /home/tsstfrm/public_html/Sources/Load.php on line 2074

Notice: Undefined index: googletagged in /home/tsstfrm/public_html/Sources/GoogleTagged-Integrate.php on line 35
Abdest in Fazileti

Gönderen Konu: Abdest in Fazileti  (Okunma sayısı 3217 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ebrar

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2485
  • Cinsiyet: Bayan
Abdest in Fazileti
« : Nisan 02, 2009, 06:15:46 ÖS »
Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Kim güzelce abdesî alip iki rek\'at namaz kilarsa ve her ikisinde de içinde dünya ile ilgili bir endise tasimazsa, anasindan dogdugu gun gibi günâhlarindan siyrilir.»



Diger bir rivayete göre hadisin son kismi söyledir:

«— ...Ve her ikisinde de bir hata islemedigi takdirde geçmis günahlari afvedilir.»


Yine Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Allah (C.C)\'in günahlari bagislamasina ve dereceleri yükseltmesine yol açan ibâdetlerini sîze bildireyim mi? «Kötü islerin ardindan hemen abdest almak, câmilere dogru yürümek ve bir namazi kilinca diger vakti beklemek»´dir. Bunlar can kurtaran halatidir.»

(Peygamberimiz son cümleyi üc kere tekrarladi.)



Peygamber (S.A.V)\'imiz bir gün abdest azalarini birer kere yikayarak abdest aldi ve: «Su sekilde alinacak abdest, Allah (C.C)\'in namazi kabul etmesinin asgari sartidir» buyurdu. Sonra azalarini ikiser kere yikayarak abdest aldi ve: «Azalarmi ikiser sefer yikayarak abdest alana Allah (C.C) iki kat ecir verir» diye buyuurdu. Daha sonra azalarini üçer kere yikayarak abdest aldi ve «Abdestin bu sekli, benim ve benden önceki peygamberlerin ve dostum Halil Ibrahim\'in (A.S) abdest seklidir» buyurdu.




Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Abdest alirken Allah (C.C)\'in adini anan kimsenin Allah (C.C) bütün vücûdunu temizler. Fakat Allah (C.C)\'in adini zikretmeden abdest alan kimsenin sadece su dokunan âzalari temizlenir.»




Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Abdestli iken abdest alanin amel defterine on iyilik yazilir.»


Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Abdest üzerine abdest almak, nûr üzerine nurdur.»


Bütün bu hadisler, mü\'minleri abdest tazelemeye tesvik eder.



Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Müslüman kul, abdest alirken agzina su verince agzindaki günâhlar cikip kaybolur, burnuna su verince burnunun gânahlari çikip kaybolur, yüzünü yikayinca göz kapaklarinin kenarlarina kadar yüzünün bütün günahlari süzülüp gider.

Ellerini yikayinca tirnak altlarina kadar bütün ellerinin günâhlari sü*ülüp gider, basina su verince de kulak altlarina kadar basinin bütün günâhlari süzülüp çikar, ayaklarini yikayinca da tirnak aralarina kadar ayaklarinin bütün günâhlari süzülüp çikar. Bundan sonra camiye kadar yürüyüp namaz kilmasi kendi için fazladan bir sevap olur.»




Peygamber (S.A.S.)\'imizin:

«Abdestli oruçlu gibidir» buyurdugu rivayet edilir.



Peygamber\'imiz (S.A.S.) buyuruyor ki:

«— Kim güzelce abdest aldiktan sonra gözünü göge kaldirarak «eshedü ellâilâhe illallahu vahdehû lâserike lehû ve eshedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlühû (Sehadet ederim ki, bir olan Allah (C.C)\'dan baska ilâh yoktur. O\'nun ortagi yoktur. Muhammed (S.A.S.) de O\'nun kulu ve rasûlüdür» derse istediginden içeri girebilecegi sekiz Cennet kapisi açilir.»





Hz. Ömer (R.A.) buyuruyor ki; «Düzgün bir abdest seytani senden kovar.»

Mücâhid (R.A.j buyurur ki; «Abdestsiz ve tevbesiz, zikirsiz uyumamayi basarabilenler bu aliskanligi devam ettirmelidirler, çünki ruhlari hangi durumda alinirsa ayni vaziyette yeniden dirilirler.»

Rivayet edildigine göre Hz Ömer (R.A) Peygamber (S.A.V)\'imizin sahâbilerinden birini Kâ\'be örtüsü için Misir\'a gönderir, adam Sam dolaylarinda bir kesis manastiri yakininda konaklar. Kesis ondan daha âlim degildir.

Hz. Ömer\'in (R.A.) elçisi, kesis ile karsilasip onun bilgisinden faydalanmak ister, kesise gelir, manastirin kapisini çalar, fakat uzun müddet kapi açilmaz.
Sonra kapi açilip kesisin yanma girince ona bazi sualler sorarak ilminin derecesini ölçmek ister, aldigi cevaplar hosuna gider, bu arada kapida uzun müddet bekletilmesinden dolayi kesise sikâyette bulunur.

Kesis onun sikâyetine söyle cevap verir: Kapimiza yöneldiginde seni hükümdar edasinda gördügümüz için senden korktuk, seni kapida bekletmemizin sebebi:

Allah (C.C) Hz. Musa (A.S)\'ya: «Ya Mûsâ, bir hükümdar tarafindan korkutuldugun zaman sen ve ev halkin hemen abdest alin. çünki abdestliler benim himayem altina girerek korktuklarindan emin olurlar» diye buyurdu. Biz de, kendim ve ev halki abdest alip namaz kilarak senin korkundan emin oluncaya kadar kapiyi yüzüne kapattik, sonra açtik
__________________

Çevrimdışı stalker

  • Grupsuz
  • *
  • İleti: 1986
  • Cinsiyet: Bay
Abdest in Fazileti
« Yanıtla #1 : Ağustos 09, 2009, 08:18:42 ÖS »
Abdestin faziletini hadislerle destekleyerek anlatan bu faydalı konuyu paylaştığınız için teşekkür ederim.Allah razı olsun.
Musadenizle ben de abdestin manevi kirleri nasıl arındırdığını, abdest alırken düşünebileceğimiz ayetlerle abdestin sadece fiziki bir temizlik olmadığını idrak edebileceğimizi anlatan bir konuyu paylaşmak istiyorum.
Konuda ayrıca fiziksel olarak  insan bünyesine olan faydaları da ek bilgi olarak verilmiş.Yani hem ruh ve hem de beden sağlığı açısından Abdestin hikmetlerini anlatan güzel bir yazı kaleme alınmış.
Zaten abdest bedenin ve ruhun 'kirlerden' arınması 'niyeti' değilmidir?.


Abdest manevi kirleri nasıl temizler?

Kul bütün hayırlı işlerine “besmele” ile başladığı gibi abdeste de “besmele” ile başlar. Yapacağı ibadetin ALLAH için olduğuna besmeleyi söyleyerek niyet eder. Suyu temizleyici ve İslam’ı bir nur yapan ALLAH’a hamdeder. ALLAH’tan dünya ve ahirette açlık ve susuzlukla kendisini terbiye etmemesi için dilekte bulunur.

Abdest alış:

Ellerini yıkarken:

Kul, kıyamet günü ağızlara mühür vurulacağını ve ellerin kişi aleyhine şahitlik yapacağını düşünür.
Ya Sin suresi âyet 65:
“İşte o gün, ağızlarını mühürleyeceğiz. Buna karşın bizimle elleri konuşacak, ve ayakları da yaptıklarına tanıklık edecek.”

İyi bir müslümanın eliyle ve diliyle kimseye zarar veremeyeceğini düşünüp kendisinin öyle olup olmadığını gözden geçirir. Elleriyle yapmış olduğu günahları hatırlar. Gönülden pişmanlık duyar. Onları yıkayıp attığını düşünür. Kendi organlarını kendi aleyhinde şahit tutmamaya azmeder. Ve bu konuda Yüce Rabbinden yardım ister.

Ağzına su verirken:

Kul, âhirette ağızların mühürlenip ellerin insanın aleyhine tanıklık etmesini yeniden hatırlar. İnsana iki dudak verilmesinin hikmetini düşünür.
Beled suresi âyet 8, 9:
“Biz, ona göz vermedik mi,
Bir dil ve iki dudak?”

ALLAH’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek isteyenlerin ne denli büyük bir cürüm işlediklerini aklına getirir ve onlara fırsat vermemeye niyet eder. Sonra da ağıza ve onun sahip olduğu dile görevlerini hatırlatır. ALLAH’tan doğru söyleyen bir dile sahip olmayı ister.
Meryem suresi âyet 50:
“Onlara rahmetimizden bağışta bulunduk ve onları, gerçeğin yüce bir dili yaptık.”

Burnuna su alırken:

Cehennem kokularından ALLAH’a sığınır. Cennet nimetlerinin güzel kokularının koklatılması isteğini Yüce Rabbine iletir.

Yüzünü yıkarken:

Ali Imran suresi âyet 106.
“O gün kimi yüzler ağaracak, kimileri de kararacaktır. Yüzleri kararanlara şöyle denecektir: “Siz inandıktan sonra yeniden inkarcılığa mı döndünüz? Öyleyse, inkarınızdan dolayı tadın cezayı!”
Abese suresi âyet 40, 41:
“Yine, o gün, yüzler olacak, toprağa bulanmış,
tozla kaplanmış.”
Ğaşiye suresi âyet 8, 9:
“O gün, yüzler olacak, sevinçli,
yaptıklarından hoşnut.”
En’âm suresi âyet 79:
“İçtenlikle, evet, yüzümü, gökleri ve yeri Yaratan’a çevirdim. Ve ortak koşanlardan değilim.”
Kul, Kur’ân’daki bu mesajlarını aldığını ve kendi yüzünün kararmaması ve tozlanmaması; daima, yüzünün ak ve nurlu olması için ALLAH’a yalvarır.

Sağ kolunu yıkarken:

Aşağıdaki âyetleri hatırlar ve âhirette kitabı sağından ve önünden verilecek kimseleri düşünür.
İnşikak suresi âyet 7-9:
“Sonra, amel defteri sağ eline verilecek kimseye gelince,
o zaman, kolay bir hesapla hesaba çekilecek,
ve evine sevinçle dönecek.”
Vakıa suresi âyet 90, 91:
“Ve eğer sağın adamlarından ise,
o zaman “Selam sana, sağın adamlarından olan!” ”
Ve “Ya Rabbî! Kitabımı sağımdan ver ve hesabımı kolay eyle!” diye niyazda bulunur.

Sol kolunu yıkarken:

Bu aşamada da aşağıdaki âyetleri hatırlar.
İnşikak suresi âyet 10-13:
“Ve amel defteri, kendisine arkasından verilecek kimseye gelince,
o zaman o, yok olmayı dileyecek, ve Sair-cehenneme düşecek!
Evet, o, dünyada, ailesi arasında zevk içindeydi,”
Vakıa suresi âyet 41-49:
“Solun adamları, kimdir o solun adamları?
Onlar, öldürücü bir sıcak esinti ve kaynar su içindedirler,
Ve sıcak bir dumanın gölgesinde,serinliği ve hoşluğu olmayan....
Onlar bundan önce, konfor içinde bulunuyorlardı.
Ve büyük günahta direnir dururlardı.
Ve şöyle derlerdi: “Ne! Öldüğümüzde ve toprak ve kemik yığını olduğumuzda mı? Ne! Yeniden dirilecek miyiz?
“En önceki atalarımız mı?...
De ki: “Evet, öncekiler de sonrakiler de,
Belli bir Gün’ün belirli bir zamanında toplanacaklar.” ”
Kul kitabı sol ve arka taraftan verilecek kimseleri aklına getirir ve ürperir. Sonra da “Ya Rabbî! Kitabımın solumdan ve arkamdan verilmesinden sana sığınırım” diyerek dua eder.

Başını mesh ederken:

Şu âyetler onu ürpertir.
Secde suresi âyet 12:
“Rabb’lerinin huzurunda, başlarını öne eğmiş olarak, “Rabb’imiz! Gördük ve duyduk; öyleyse, bizi geri gönder ki, iyi iş yapalım; evet, kesin inanıyoruz!” derlerken, suçluları bir görseydin!”
Bu sırada da ALLAH’tan bağışlanma ve bereket diler. Kıyamet günü Rabbinin huzurunda utançtan başlarını yere eğmiş ve “Ya Rabbî! Şimdi gördük ve işittik ki ahiret hayatı hakmış. Bizi tekrar dünyaya gönder sana kulluk yapalım” diyen suçlulardan olmamaya karar verir.

Ayaklarını yıkarken:

Şu âyeti hatırlar.
Rahman suresi âyet 41:
“Suçlular yüzlerinden tanınacaklar. O halde alınlarından ve ayaklarından yakalanacaklar.”

Günahkârların mahşer gününde alınlarından ve topuklarından yakalanacak olmaları, onu akıllı olmaya sevk eder. Onlardan olmaktan ALLAH’a sığınır. Ve “Ey ALLAHım! Bütün ayakların kaydığı kıyamet gününde ayaklarımı sağlam eyle!”, “Ya Rabbî! Çalışmamın karşılığını ver, günahlarımı bağışla, bana boşa gitmeyecek bir ticaret nasip eyle!”der.

Abdestini bitirince:

“Ya Rabbî! Senin huzuruna geliyorum. Huzuruna durup sana yalvaracağım. Ellerimle, kollarımla, başımdaki tüm organlarımla, aklımla, ayaklarımla sana karşı yapmış olduğum tüm kusurlarımı, günahlarımı bağışla! Beni tevbe edenlerden ve temizlenenlerden eyle! Senin huzurunda tertemiz bir halde bulunayım!” şeklinde ALLAH’tan istekte bulunur.

Abdestin Sağlık Açısından Önemi:

Vücut doku ve hücrelerinin iyi beslenebilmesi için kan dolaşımını sağlayan damarların tabii esnekliklerinin korunmasında ve damar sertlikleri ile tıkanmalarının önlenmesinde abdestin rolü büyüktür. Vucutla farklı ısıdaki suyun deriye temas etmesiyle damarlar açılıp kapanarak esneklik kazanır. Damarlarda daralma ve tıkanmaya yol açan vucut dokularındaki birikmiş artık maddelerin daha çok el, ayak ve yüz bölgelerinde bulunduğu göz önüne alınırsa, abdest alırken, yıkanmak üzere bu organların seçilmesindeki hikmet daha iyi anlaşılır. Ağız, burun ve boynun iki yanının su ile teması da özellikle beyinde kan dolaşımının güçlenmesi bakımından çok faydalıdır. Bunun gibi vucudun temel korunma sistemi olan lenf dolaşımını sağlayan ve vucuda giren mikroplara karşı koyarak onlarla savaşan beyaz kan hücrelerini (lenfosit), dokuların en ücra köşelerine ulaştıran lenf damarlarının düzenli çalışmasında da abdestin büyük rolü vardır.

Abdestte el ve ayakların yıkanması, vucut merkezine uzak bölgelerdeki lenf damarlarının dolaşım hızını artırdığı gibi, lenf sisteminin en önemli bölgeleri olan yüz, boğaz ve burnun yıkanması da bu sisteme önemli bir mesaj ve güç kaynağı olur. Diğer taraftan, insan vucudunda bütün hücrelerin çevresinde belli bir oranda bulunan ve vucut bütününde normal durumda hissedilmeyecek derecede denge arzeden statik bir elektrik vardır. Havada dolaşan elektriklenme, özellikle zamanımızda yaygın olarak kullanılan plastikten yapılmış giyim eşyaları, taşıt araçları vb. şeyler vucudun dış yüzünden aşırı elektron artışına sebep olur. Bu durum, sinir sistemi üzerinde ciddi rahatsızlıklar doğuracağı gibi, deri altındaki minik kasların yorulması ve esnekliğini kaybetmesi sebebiyle yüzde ve diğer yerlerde kırışıklıklar ve sarkmalara da yol açar.Vucuttaki statik elektriğin fazlasını atmanın yollarından birisi de su ile yıkanmak veya toprağa temas etmektir. Bu ise abdest ile teyemmümün vucudun elektrostatik dengesini korumadaki rol ve önemine işaret bakımından yeterlidir
« Son Düzenleme: Ağustos 09, 2009, 08:35:47 ÖS Gönderen: stalker »

 

Seo4Smf 2.0 © SmfMod.Com | Smf Destek